11 Ekim 2015 Pazar

İŞÇİLER BORÇLAR KANUNU HÜKÜMLERİNDENDE YARARLANABİLİRLER

ÖLÜM TAZMİNATI

Çalışanlar genelde ölüm tazminatının İşkanu hükümlerinde olduğunu zannederler .ölüm tazminatı yeni borçlar kanunun 440 ve 441 maddesinde düzenlenmiştir.işçinin ölümü veya işverenin ölümü hallerinde Tazminat alabilmektedir.
a)İşçinin ölümünde; sözleşme kendiliğinden sona ereceğinden işveren vefat eden işçinin mürislerine kıdemine göre tazminat vermekle hükümlüdür.
Yeni borçlar kanunumuzun 440 maddesi “Sözleşme, işçinin ölümüyle kendiliğinden sona erer. İşveren, işçinin sağ kalan eşine ve ergin olmayan çocuklarına, yoksa bakmakla yükümlü olduğu kişilere, ölüm gününden başlayarak bir aylık; hizmet ilişkisi beş yıldan uzun bir süre devam etmişse, iki aylık ücret tutarında bir ödeme yapmakla yükümlüdür” hükmünü emredici ve uygulanması kanunen zorunluluk haline getirmiştir.
Yukarıdaki kanun hava taşıma işyerleri, 50 ve daha az işçi çalıştırılan tarım ve orman işyerleri ve basın mesleğinde çalışanlar  gibi Borçlar Kanunu'na tabi işyerlerinde çalışan işçilerin vefatları halinde, işverenin ölüm tazminatı ödeme yükümlülüğü vardır.
b.)işverenin ölümünde ise mirasçılara geçeceğinden, işverenin vefatı yüzünden işçinin yapmış olduğu sözleşme süresinden önce sona ereceğinden işçinin uğramış olduğu zararlar için mirasçılardan hakkaniyete uygun bir tazminat talep edebilir.(bakınız: md/441)
Yukarıdaki ölüm tazminatından basit usulde vergilendirilenler ile esnaf statüsünde çalışanlar ve vergiden muaf olanların yanında çalışanlar borçlar kanunu 440 ve 441 maddeleri hükümlerinden yararlanamazlar…

Öğretide Borçlar Kanunu İş Kanunu'na nazaran genel kanundur. Öğretide, özel kanun önceliklidir.
Ancak, özel kanunda hüküm bulunmayan hallerde genel kanunun boşluk doldurucu vasfı vardır. İşçi açısından ölüm tazminatı olması gereken bir düzenlemedir. Bu nedenle, 4857 sayılı İş Kanunu'na tabi işçi ailelerinin ve 854 sayılı deniz iş hukuku işçi aileleri de , Borçlar Kanunu'nda yer alan ölüm tazminatı düzenlemesinden faydalanmaları gerektiği görüşündeyiz 

İSTİRAHAT ÜCRETİ


işverenlerin yanında çalışanlar mevsimlik nedenler işyerine bağlı sebepler ve diğer nedenlerden ötürü hastalanabilirler…
İşçilerin hastalıkları halinde ilk iki gün için SGK tarafından karşılanmayan geçici iş göremezlik ödeneklerini işverenden talep etme haklarının olup olmadığı sorusuna cevap arayacağız.
4857 sayılı İş Kanunu'nda bu konuda hüküm yoktur.6098 sayılı borçlar kanunun 409 maddesinde işçinin hastalanması sonucu gelmediği ilk 2 gün düzenlenmiş ve bunun parasının işverence ödenmesi gerektiği söylenmiştir.
Bu düzenlemeye geçmeden evvel, önemli bir hususu açıklamak gerekmektedir.
Borçlar Kanunu'nun İş Kanunu'ndaki boşlukları doldurma işlevi vardır.

İş Kanunu'na göre Borçlar Kanunu genel kanundur. Özel kanunda çözümü yer almayan ve tarafların haklarını etkileyen konularda genel kanunda hüküm varsa bu hükümden istifade edilmesi hukuk öğretisinde vardır.
Bu nedenle aşağıda belirteceğim düzenlemeden, Borçlar Kanunu'na tabi işlerde çalışan işçilerin yanı sıra, İş Kanunu'na tabi işlerde çalışan işçilerin de yararlanmasının mümkün olduğu görüşündeyiz

Borçlar Yasası'nın 409' uncu maddesi uyarınca; “Uzun  süreli hizmet ilişkisinde olan işçilerin hastalıkları sebebiyle kusurları olmaksızın iş yapamadıkları sürelerde başka yolla karşılanamayan ücretlerinin yani hastalıklarının ilk iki günlük süresiyle ilgili ücretlerinin hakkaniyete uygun tutarda işverenlerce ödenmesi gerekmektedir “


AVANS VERME ZORUNLULUĞU 

aynı şekilde iş kanununda olmayan avans verme zorunluluğu yeni borçlar kanununda ele alınmıştır.
406 maddenin “e” fıkrasında “İşveren, işçiye zorunlu ihtiyacının ortaya çıkması hâlinde ve hakkaniyet gereği ödeyebilecek durumda ise, hizmetiyle orantılı olarak avans vermekle yükümlüdür. Denilerek işverene emredici ve uygulanması kanunen zorunluluk haline getirmiştir.
İşçiler banka kredisi kredi kartı veya senet bono gibi ödemelerde zor durumlarda işverenden avans talep edebilir, işverenin bu yükümlülüğü yapmadığı takdirde işçi için haklı nedenle sözleşmesini feshedebilir.



                                                  - KISSADAN HİSSE –
Hep birlikte Allah'ın ipine SIMSIKI tutunun, AYRILIĞA düşmeyin ve Allah'ın üzerinizdeki nimetini düşünün. Sizler birbirinizin düşmanları iken O, sizin kalplerinizde bir uzlaştırma meydana getirdi ve O'nun nimeti sayesinde uyanıp KARDEŞ oldunuz. Bir de siz, bir ateş çukurunun tam kenarında bulunuyordunuz ve O, sizi tutup ondan kurtardı. Şimdi Allah'a doğru gidebilmeniz için size ayetlerini böyle açıklıyor.
Ali İmran süresi 103 ayet

Hikmet Yıldırım KILINÇARSLAN                                                 
                SMMM                                                                        
bozokhkmt@gmail.com

Ahmet Metin AYSOY
SGK .E Başmüfettiş


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder