30 Kasım 2015 Pazartesi

BASİT ÜSÜL DE VERGİLENDİRME ESASLARI

T.C.MALİYE BAKANLIĞI
Gelirler Genel Müdürlüğü
TARİH : 01.03.1999
SAYI : B.07.0.GEL.0.44/4428-3/7442
ÖZELGE KONUSU : Basit usulde vergilendirme esasları hk.
...................
İLGİ : 04/01/1999 tarihli faks dilekçeniz.
İlgide kayıtlı faks dilekçeniz incelendi.

Bilindiği üzere; 29.07.1998 tarih ve 23417 mükerrer sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 4369 sayılı Kanunla 193 Sayılı Gelir Vergisi Kanununda yer alan "Götürü usulde vergilendirme" esası kaldırılarak yerine "Basit usulde vergilendirme" esası getirilmiştir.

4369 sayılı Kanunla değişmeden önce yürürlükte bulunan hükümlere göre, götürü usule tabi mükelleflerin ticari işlerinden sağladıkları kazançları Maliye Bakanlığınca tanzim edilen cetvellerde belirtilen iş nevilerine göre götürü olarak 3 derece üzerinden bulundukları yöreler itibariyle belirlenen safi kazanç tutarları esas alınarak vergilendirilmekte idiler. Götürü usulde vergilendirilen mükellefler gerçek kazançları üzerinden vergiye tabi olmadıklarından, zorunlu tutulmasına karşın satın aldıkları mal ve hizmetler karşılığında belge almak için herhangi bir gayret göstermemektedirler. Bu özellikleri dolayısıyla ticari kazancın götürü usulde tespiti yöntemi kayıt dışı ekonomiyi besler hale gelmiştir.

Mevcut uygulamanın sakıncalarını gidermek amacıyla, 4369 sayılı Kanunla Türk Vergi Sisteminde köklü değişiklikler yapılmıştır. Yapılan önemli değişikliklerden biri de "Basit Usulde Vergilendirme" esasına geçilmesidir. Buna göre; kayıt dışı ekonominin kontrol altına alınması, belge düzeninin yerleştirilmesi ve vergilendirmede gerçek kazancın esas alınmasının sağlanması amacıyla ticari kazancın götürü usulde tespiti uygulaması kaldırılmıştır. Bu usul yerine belirli şartları taşıyan mükelleflerin ticari kazançlarının basit usulde tespit edilmesi esası getirilmiştir.

Yapılan düzenleme ile, götürü usulden basit usule geçen mükelleflere ilave vergi yükü getirilmemiş ve 1999, 2000 ve 2001 yıllarında vergilendirilecek kazançlarına üst sınır konulmuştur.

Buna göre, mükellefler alış, satış ve hasılat tutarları ile elde ettikleri safi kazançları ne olursa olsun en fazla intibak ettirildikleri derecelere göre belirlenen safi kazançlar üzerinden vergilendirileceklerdir. 
Ancak, beyan edilecek safi kazanç götürü safi kazancın altında ise, vergilendirmede daha düşük tutarda beyan edilen safi kazanç esas alınacaktır.
Öte yandan, 1998 yılında uygulanan götürü safi kazanç tutarları 1999, 2000 ve 2001 yıllarında yeniden değerleme oranında artırılacaktır. Bu yıllarda işe yeni başlayan mükellefler yaptıkları iş nevileri ve iş hacimlerine uygun bir dereceye intibak ettirileceklerdir.

Diğer taraftan; basit usule tabi mükellefler defter tutma hariç ikinci sınıfa tabi mükelleflerin kullandıkları belgeleri kullanacaklar, söz konusu bu belgeleri ve zarfları bağlı oldukları oda veya birliklerden temin edeceklerdir.
Vergi Usul Kanununun mükerrer 257 nci maddesinin Bakanlığımıza verdiği yetkiye istinaden belgeler ile zarfların basımı, dağıtımı, izlenmesi ve kayıtlarının tutulması işlemlerinin ilgili mesleki teşekküllerce yürütülmesi uygun görülmüştür. Ancak, isteyen mükellefler kayıtlarını kendileri tutabilecektir. Bu takdirde vergilendirmeyle ilgili ödevlerin tamamı kendileri tarafından yerine getirilecektir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.

Bakan a.
Genel Müdür Yardımcısı

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder