11 Haziran 2016 Cumartesi

TÜRK TİCARET KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI TASLAĞI

MADDE 1- 13/1/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 64 üncü maddesinin üçüncü fıkrasının son cümlesinden sonra gelmek üzere, “Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, pay defterinin ve genel kurul toplantı ve müzakere defterinin elektronik ortamda tutulmasını zorunlu kılabilir. Sermaye Piyasası Kanunu hükümleri saklıdır. cümlesi eklenmiştir.

MADDE 2- 6102 sayılı Kanunun 151 inci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinde yer alan “verilen oyların üçte ikisinin çoğunluğuyla” ibareleri “kayıtlı tüm ortakların üçte ikisinin kararıyla” şeklinde, 399 uncu maddesinin altıncı fıkrasının birinci cümlesinde yer alan “dördüncü ayına” ibaresi “beşinci ayın sonuna” şeklinde, 409 uncu maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesinde yer alan “üç” ibaresi “beş” şeklinde, 617 nci maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesinde geçen “üç” ibaresi “beş” şeklinde, 1530 uncu maddesinin beşinci fıkrasının son cümlesinde yer alan “veya borçlunun” ibareleri “ve borçlunun” şeklinde değiştirilmiştir.

MADDE 3- 6102 sayılı Kanunun 163 üncü maddesinin birinci fıkrasının sonuna “153 üncü maddenin ikinci fıkrası, bölünme işlemlerinde de kıyasen uygulanır.” cümlesi ile 173 üncü maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
“(4) Devralan sermaye şirketleri, bölünen sermaye şirketinin bütün paylarına sahipse, 171 inci maddedeki yükümlülük yerine getirilmek şartıyla, bölünme sözleşmesi bölünen şirket genel kurulunun onayına sunulmayabilir.”

MADDE 4- 6102 sayılı Kanunun 195 inci maddesinin;
a) Birinci fıkrasının son cümlesi “Bir ticaret şirketinin en az iki ticaret şirketinde doğrudan veya dolaylı olarak hakimiyet sağlaması ve hakim veya bağlı şirketlerden en az birinin merkezinin Türkiye’de olması halinde, bu şirketler hakkında Kanundaki şirketler topluluğuna ilişkin hükümler uygulanır.” şeklinde,
b) Beşinci fıkrasında yer alan “Şirketler topluluğunun hâkiminin, merkezi veya yerleşim yeri yurt içinde veya dışında bulunan, bir teşebbüs olması halinde de” ibaresi “Ticaret şirketi olmayan ve merkezi veya yerleşim yeri yurt içinde ya da dışında bulunan bir teşebbüsün, merkezi yurt içinde olan en az üç ticaret şirketinde hâkimiyet sağlaması halinde, teşebbüs ile bağlı şirketler hakkında da” şeklinde,
değiştirilmiştir.

MADDE 5- 6102 sayılı Kanunun 342 nci maddesinin birinci fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiş ve mevcut ikinci fıkra buna göre teselsül ettirilmiş; 343 üncü maddesinin ikinci cümlesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
(2) Özel kanunlar uyarınca üzerinde irtifak hakkı tesis edilen taşınmazlar ile şirket ortağı veya üçüncü kişiye ait olmakla birlikte daha önce şirket tarafından kullanılan kredi nedeniyle teminat olarak gösterilen ve üzerinde ipotek tesis edilen taşınmazlar şirkete sermaye olarak konulabilir. İpotekli taşınmazın sermaye olarak konulabilmesi için ipotek alacaklısının yazılı muvafakatı aranır.
Değerleme raporunda, uygulanan değerleme yönteminin somut olayın özellikleri bakımından herkes için en adil ve uygun seçim olduğu; özel kanunlar uyarınca üzerinde irtifak hakkı tesis edilen taşınmazların ayni sermaye olarak konulması durumunda, irtifak nedeniyle ortaya çıkan değer farklılıkları; sermaye olarak konulan alacakların gerçekliğinin, geçerliliğinin ve 342 nci maddeye uygunluğunun belirlendiği, tahsil edilebilirlikleri ile tam değerleri ayni olarak konulan her varlık karşılığında tahsis edilmesi gereken pay miktarı ile Türk lirası karşılığı, tatmin edici gerekçelerle ve hesap verme ilkesinin icaplarına göre açıklanır.”

MADDE 6- 6102 sayılı Kanunun 375 inci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
d) 371 inci maddenin yedinci fıkrası uyarınca sınırlı yetki verilenler ile bir şubenin işleriyle ilgili olarak temsile yetkili kılınanlar hariç, müdürlerin ve aynı işleve sahip imza yetkisini haiz bulunanların atanmaları ve görevden alınmaları.

MADDE 7- 6102 sayılı Kanunun 456 ncı maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
Sermayenin yüzde beşinden azının ödenmemiş olması sermaye artırımını engellemez.

MADDE 8- 6102 sayılı Kanunun 462 nci maddesinin üçüncü fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“(3) Bilançoda sermayeye eklenmesine mevzuatın izin verdiği fonların bulunması halinde, sermaye taahhüt edilmesi yoluyla sermaye artırımı yapılabilmesi için, aynı zamanda ve aynı oranda fonların da sermayeye dönüştürülmesi zorunludur. Bu şekilde yapılacak sermaye artırımlarında, fon miktarı taahhüt edilen miktardan az ise, fonun tamamı sermayeye dönüştürülür. Ancak; şirkette oy hakkına haiz bütün pay sahiplerinin sermaye artırımına ilişkin genel kurulda oybirliği ile alacakları bir kararla, fonun kullanılmasına ilişkin bu kurallara tabi olunmaksızın da taahhüt yoluyla sermaye artırılabilir. Artırım genel kurul veya yönetim kurulu kararının ve esas sözleşmenin ilgili maddelerinin değişik şeklinin tescili ile kesinleşir. Tescil ile o anda mevcut pay sahipleri mevcut paylarının sermayeye oranına göre bedelsiz payları kendiliğinden iktisap ederler. Bedelsiz paylar üzerindeki hak kaldırılamaz ve sınırlandırılamaz; bu haktan vazgeçilemez.

MADDE 9- 6102 sayılı Kanunun 490 ıncı maddesinin;
a) Birinci fıkrasında geçen “paylar” ibaresinden sonra gelmek üzere “veya pay senetleri” ibaresi eklenmiştir.
b) İkinci fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
(3) Pay senedi bastırılmamış nama yazılı payın devri ve devir borcunu doğuran işlemler yazılı şekilde yapılır ve tarafların imzaları noterce onaylanır.

MADDE 10- 6102 sayılı Kanunun 562 nci maddesinin birinci fıkrasına aşağıdaki bent eklenmiştir.
g) 409 uncu maddesi ile 617 nci maddesinde öngörülen sürelerde olağan genel kurulu toplantıya çağırmayan anonim şirket yönetim kurulu üyeleri ile limited şirket müdürleri,”

MADDE 11- 6102 sayılı Kanunun 621 inci maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
Aşağıdaki genel kurul kararları, şirketteki toplam oyların en az üçte ikisinin ve oy hakkı bulunan esas sermayenin salt çoğunluğunun bir arada bulunması hâlinde alınabilir:”

MADDE 12- 6102 sayılı Kanunun 428 inci maddesi, 430 uncu maddesi ve 431 inci maddesi yürürlükten kaldırılmıştır.

MADDE 13- 10/2/2005 tarihli ve 5300 sayılı Tarım Ürünleri Lisanslı Depoculuk Kanununun; 4 üncü maddesinin üçüncü fıkrası yürürlükten kaldırılmış, 8 inci maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiş, beşinci fıkrasına aşağıdaki cümle eklenmiş, 13 üncü maddesinin birinci fıkrasındaki  “iki” ibaresi  “üç” şeklinde değiştirilmiştir.
“Kuruluş izni alan şirket tarafından, kuruluş tescilinin Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nde ilan edilmesini takiben en geç iki yıl içinde lisans almak üzere Bakanlığa başvuruda bulunulur. Bu süre, gerektiğinde Bakanlık tarafından en fazla bir yıl uzatılabilir. Kuruluş izni alan şirkete ancak bu Kanunun öngördüğü şartları taşıdığının tespiti halinde lisans verilir. Süresi içinde Bakanlığa başvurmayan veya başvurusunun sonucunda kendisine lisans verilmesi uygun görülmeyenler ile kuruluşta aranılan şartları kaybedenlerin lisans alma hakkı düşer. Lisans alma hakkı düşen şirketlerin, bu hususun kendilerine tebliğ edildiği tarihten itibaren en geç üç ay içinde esas sözleşmedeki ticaret unvanı ile amaç ve faaliyet konularını lisanslı depoculuk faaliyetini kapsamayacak şekilde değiştirmeleri ya da tasfiye kararı alarak ticaret sicili müdürlüğüne tescil ettirmeleri zorunludur. Şirket ancak lisans aldıktan sonra ürün kabul edebilir ve ürün senedi düzenleyebilir. Kuruluş izni almayan, lisans alma hakkı düşen veya lisansı iptal edilenler lisanslı depo veya lisanslı depo işletmesi izlenimini verecek hiçbir isim, unvan, işaret ve benzerlerini kullanamazlar.”
“Lisanslı depo işletmeleri kendi depolarına konulacak ürünler için yetkili sınıflandırıcılık hizmeti veremez.”

MADDE 14- 5300 sayılı Kanunun 20 nci maddesi, madde başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
Ürünlerin karıştırılması ve kalite farklılıkları
Madde 20- (1) Aynı bitki türü, sınıf ve derecesinde olan tarım ürünleri karıştırılarak depolanabilir. Ürünlerin karıştırılmasına ilişkin usul ve esaslar Bakanlıkça belirlenir.
(2) Karıştırılarak depolanan ürünün mudiye tesliminde uygulanacak prim ve indirim tarifesi ve bu tarifede yapılacak değişiklikler, borsanın görüşü alınarak lisanslı depo işletmesince hazırlanır ve Bakanlıkça onaylanır.
(3) Karıştırılarak depolanan ürünlerin mudiye tesliminde uygulanacak kriterler ile depolama koşullarına bağlı olmaksızın doğası gereği kalite kaybına uğrayabilecek ürünler için oluşabilecek kalite kayıplarına ilişkin değerler, prim ve indirim tarifesinde belirlenir.
(4) Depolama koşullarına bağlı olmaksızın ürünün doğası gereği ortaya çıkan kalite kayıplarına ilişkin değerler içerisindeki kalite kayıplarından lisanslı depo işletmesi sorumlu olmaz.
(5) Prim ve indirim tarifesinde belirlenen kriterlerin dışında kalan ürünler ile bozulan, zayi olan, nitelik kaybına uğrayan ya da fire miktarı fire tarifesinde belirlenen sınırları aşan ürünler için sigorta kapsamında karşılanmayan zararların tazminine ilişkin usul ve esaslar yönetmelikle belirlenir.”

MADDE 15- 5300 sayılı Kanunun 24 üncü maddesinin birinci fıkrasında yer alan “mudiler ile yapacağı sözleşmede” ibaresi “ikincil düzenlemelerinde” şeklinde değiştirilmiştir.

MADDE 16– 14/1/2015 tarihli ve 6585 sayılı Perakende Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanunun 2 nci maddesinde geçen “Hizmet sektöründe faaliyet gösteren” ibareleri “Perakende” olarak değiştirilmiştir.

MADDE 17– 6585 sayılı Kanunun 5 inci maddesinin madde başlığı ile yedinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiş, maddeye sekizinci fıkra eklenmiş ve diğer fıkra buna göre teselsül ettirilmiştir.
Ruhsatlandırma”
“(7) Büyükşehirlerde, alışveriş merkezi projeleri ile içinde alışveriş merkeziyle birlikte başka yapılar da bulunan projeler için yapı ruhsatı ve yapı kullanma izin belgesi vermeye büyükşehir belediyeleri yetkilidir.”
“(8) Alışveriş merkezi projesi için yapı ruhsatı verilirken üst meslek kuruluşlarının görüşü alınır. Bu kuruluşlar görüşlerini on beş iş günü içinde bildirir.”

MADDE 18– 6585 sayılı Kanunun 13 üncü maddesi madde başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
Çalışma gün ve saatleri
MADDE 13 – (1) Mesleğe, mevsime ve turizme özgü şartlar ve benzeri hususlar gözetilerek perakende işletmelerin bir kısmının veya tamamının çalışma gün ve saatleri, meslek kuruluşlarının müşterek teklifi üzerine yetkili idarenin görüşü alınmak suretiyle vali tarafından belirlenebilir. Vali, bu belirlemeyi doğrudan meslek kuruluşlarının ve yetkili idarenin görüşlerini alarak da yapabilir. Esnaf ve sanatkâr işletmeleri için belirleme yapılırken, meslek kuruluşunca ilgili esnaf ve sanatkâr odasının görüşü alınır.
(2) Üst meslek kuruluşlarının müşterek teklifi üzerine, ya da bunların doğrudan görüşleri alınmak suretiyle, faaliyet kollarına göre perakende işletmelerin çalışma gün ve saatlerinin bölge veya ülke düzeyinde belirlenmesine Bakanlık yetkilidir.
(3) Alışveriş merkezi içindekiler hariç olmak üzere umuma açık istirahat ve eğlence yerlerinin çalışma gün ve saatlerinin belirlenmesine ilişkin mevzuat hükümleri saklıdır.

MADDE 19– 6585 sayılı Kanunun 15 inci maddesinin birinci fıkrasında geçen “Yılda” ibaresi “İki yılda” olarak değiştirilmiştir.

MADDE 20– 6585 sayılı Kanunun 17 nci maddesinin ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
(2) Yetkili idareler, Bakanlığın talebi üzerine perakende işletmeler nezdinde ön inceleme mahiyetinde denetim yapmakla görevlidir.

MADDE 21– 6585 sayılı Kanunun 18 inci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi ile dördüncü fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
h) Bu Kanun çerçevesinde Bakanlıkça alınan tedbirlere ve ikincil düzenlemelerle belirlenen standartlar ile usul ve esaslara uymayanlara, denetimle görevlendirilen personelce istenilen bilgi ve belgeleri vermeyenlere veya eksik verenlere ya da denetimle görevlendirilen personelin görevlerini yapmalarını engelleyenlere iki bin Türk lirası,”
“(4) Bu maddede öngörülen idari para cezalarını uygulama yetkisi Bakanlığa aittir. Bu yetki, İç Ticaret Genel Müdürüne devredilebilir.”

MADDE 22– 6585 sayılı Kanunun geçici 1 inci maddesinin;
a) Dördüncü fıkrasındaki “tarihi itibarıyla yapı ruhsatı almış olmakla birlikte işyeri açma ve çalışma ruhsatı almamış olan” ibaresi “tarihten önce yapı ruhsatı başvurusu yapılan” şeklinde,
b) Yedinci fıkrasındaki “işyeri açma ve çalışma ruhsatı almış” ibaresi “faaliyete geçmiş” şeklinde ve “bir” ibaresi “iki” şeklinde,
c) Sekizinci ve dokuzuncu fıkralarındaki “satış alanları” ibaresi “işyerleri” şeklinde,
ç) Onuncu fıkrasındaki “mağazalarda” ibaresi “mağazalar ile bayi ve özel yetkili işletmelerde” şeklinde ve “bir” ibaresi “iki” şeklinde,
değiştirilmiştir.

MADDE 23- 1/6/2000 tarihli ve 4572 sayılı Tarım Satış Kooperatif ve Birlikleri Hakkında Kanunun geçici 5 inci maddenin birinci fıkrasındaki “ve tahsil kabiliyeti kalmamış bulunan” ibaresi madde metninden çıkarılmıştır.

MADDE 24 – 21/6/2005 tarihli ve 5362 sayılı Esnaf ve Sanatkarlar Meslek Kuruluşları Kanununun 15 inci maddesinin ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
Odalar, bu maddenin birinci fıkrasında belirtilen sebeplerle Bakanlığın açacağı dava üzerine yetkili asliye hukuk mahkemesi kararıyla fesih olunur. Birinci fıkranın (a) ve (d) bendinde belirtilen sebeplerle açılan fesih davaları, davanın açıldığı tarihteki Bakanlık e-esnaf ve sanatkâr veri tabanında yer alan oda üye sayısı esas alınarak sonuçlandırılır.”

MADDE 25- 5362 sayılı Kanunun 75 inci maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki madde eklenmiştir.
Bakanlık e-esnaf ve sanatkâr veri tabanı
Madde 75/A- Bakanlık, esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarının tüm işlem ve hizmetleriyle ilgili muhasebe, bilgi, veri, kayıt ve belgelerin Bakanlık e-esnaf ve sanatkâr veri tabanında tutulmasını, girilmesini ve alınmasını esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarından ve üyelerinden istemeye yetkilidir.
Bu madde kapsamında verilerin girilmesi, toplanması, paylaşılması, güncellenmesi, yayınlanması ve diğer uygulamalarına ilişkin usul ve esaslar Bakanlıkça belirlenir.”

MADDE 26 – 5362 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.
Geçici Madde 14 - Bu maddenin yürürlüğe girmesinden önce, Cumhuriyet savcıları tarafından esnaf ve sanatkârlar odalarının feshi için açılmış olan davalarda, Bakanlık kendiliğinden taraf sıfatını kazanır.”

MADDE 27- 10/7/1953 tarihli ve 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanunun 7 nci maddesinin birinci fıkrasının (4) numaralı bendinin (B) alt bendine aşağıdaki (f) alt bendi, ek 8 inci maddesinin birinci fıkrasına “çarşı ve mahalle bekçilerine,” ibaresinden sonra gelmek üzere “Gümrük ve Ticaret Bakanlığınca temin edilen tabanca ve mermiler, Gümrük ve Ticaret Bakanlığının merkez ve taşra teşkilatında silah taşıma yetkisini haiz personele,”, ek 9 uncu maddesine “teftiş kurulu başkanı” ibaresinden sonra gelmek üzere “Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Gümrükler Muhafaza Genel Müdürlüğünde Genel Müdür, Genel Müdür Yardımcısı, Daire Başkanı, Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürü, ” ibareleri eklenmiştir.
“f) Gümrük ve Ticaret Bakanlığı silah taşımaya yetkili personelinden,”

MADDE 28- 22/6/1978 tarihli ve 2155 sayılı Bazı Kamu Personeline Tayın Bedeli Verilmesi Hakkında Kanunun 1 inci maddesinin birinci fıkrasında yer alan, “Gümrük Muhafaza merkez ve iller kuruluşundaki muhafaza ve muamele sınıfı kadrolarına dahil memurlara ve muhafaza teşkilatında görevli gemi adamlarına” ibaresi, “Gümrük ve Ticaret Bakanlığı merkez teşkilatı Gümrükler Muhafaza Genel Müdürlüğünde görevli personel ile taşra teşkilatında silah taşıma yetkisine sahip personel ve gümrük muhafaza hizmetlerini yürüten personele” şeklinde değiştirilmiştir.

MADDE 29 – 3/11/1990 tarihli ve 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanunun 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin 5) numaralı alt bendinde yer alan “Gümrük Muhafaza memurlarını” ibaresi, “Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürlüğü ve bağlantı müdürlükleri personelini” ibaresi olarak değiştirilmiştir.

MADDE 30- 27/10/1999 tarihli ve 4458 sayılı Gümrük Kanununun 11 inci maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
 “Gümrük işlemleriyle doğrudan veya dolaylı olarak ilgili bulunan kamu kurum ve kuruluşları, gerçek ve tüzel kişiler ile tüzel kişiliği olmayan diğer kişi ve kuruluşlar, Bakanlığın talebi üzerine gümrük vergilerinin kontrolü amacıyla eşyanın vergilendirme unsurlarına ilişkin bilgi ve belgeler de dahil olmak üzere, gümrük işlemleri ile sınırlı olmak kaydıyla belirlenen süreler içinde gerekli her türlü bilgi, belge ve bunlara ait her türlü ortamdaki kayıtları, bu kayıtlara erişimi sağlamak veya okunabilir hale getirmek için gerekli tüm bilgi ve şifreleri tam ve doğru olarak vermek ve gerekli kolaylığı sağlamakla yükümlüdür.”

MADDE 31- 4458 sayılı Kanunun 24 üncü maddesinin üçüncü fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkralar eklenmiştir.
4. İthal eşyasının beyan edilen gümrük kıymetinin; aynı veya benzer eşya kıymetlerinden,  uluslararası borsa veya piyasa fiyatlarından, yetkili distribütörlerce yapılan ithalatlardaki kıymetlerden, Bakanlıkça piyasa bilgilerinden derlenerek gümrük idarelerine kıymet kontrolü amacıyla bildirilen veri kıymetlerden önemli ölçüde farklı olması durumlarında Kanunun 65 inci maddesinin birinci fıkrasına göre işlem yapılır. Bakanlık, kıymet araştırması yapılacak benzeri durumları belirlemeye yetkilidir.
5. Talep edilen bilgi ve belgelerin alıcı tarafından gümrük idaresine sunulmaması veya gümrük idaresine sunulan bilgi ve belgelerin genel kabul edilmiş muhasebe ilkeleri ile uyum içinde hazırlanmaması ya da gümrük idaresine sunulan bilgi ve belgelere rağmen beyan edilen kıymetin gerçek ve doğruyu yansıtmadığı sonucuna varılması halinde, gümrük idaresi 25 inci maddeye uygun olarak gümrük kıymetini belirledikten sonra alıcıya, beyan edilen gümrük kıymetinin reddedilme sebebi ile kıymetin belirlenmesinde takip edilen yöntemi bildirir.”

MADDE 32- 4458 sayılı Kanunun 52 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Madde 52- 1. Türkiye Gümrük Bölgesinde bir yerden diğer bir yere transit rejimi kapsamında taşınarak varış gümrük idaresine sunulan serbest dolaşımda olmayan eşyaya 41 ila 50 nci madde hükümleri uygulanır.”

MADDE 33- 4458 sayılı Kanunun 177 nci maddesinin birinci fıkrasının (l) bendinde yer alan “üçüncü fıkrasında” ibaresinden sonra gelmek üzere “ve altıncı fıkrasının (b) bendinde” ibaresi eklenmiştir.


MADDE 34- 4458 sayılı Kanunun 178 inci maddesine ikinci fıkradan sonra gelmek üzere aşağıdaki üçüncü fıkra eklenmiş ve mevcut üçüncü fıkra buna göre teselsül ettirilmiştir.
“Eşyanın tasfiyesi amacıyla yapılan ihalelerde, ihalelerin doğruluğunu etkileyecek her türlü davranış veya beyanda bulunanlar ile ihalelere ilişkin yükümlülüklerini yerine getirmeyenlere fiilin niteliğine göre teminatın irat kaydedilmesi, üç aydan bir yıla kadar ihalelere alınmama yaptırımları ayrı ayrı veya birlikte uygulanabilir.”

MADDE 35- 4458 sayılı Kanunun 179 uncu maddesinin ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
2. 177 nci maddenin birinci fıkrasının (c), (d), (ı), (l) ve (m) bentleri ile ikinci fıkrasının (a) bendinde belirtilen eşya için birinci fıkra hükmü uygulanmaz.

MADDE 36- 4458 sayılı Kanunun 180 inci maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
6. Bu madde kapsamında emanete alınan tutarların iadesi için, sahibine iadesine ilişkin mahkeme kararının kesinleştiği, diğerlerinde ise emanete alındığı tarihten itibaren iki yıldan sonra yapılan başvurular kabul edilmez.

MADDE 37- 4458 sayılı Kanuna 198 inci maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki madde eklenmiştir.
Madde 198/A – (1) Bu Kanunun 5/A maddesi uyarınca yetkilendirilmiş yükümlü statüsü tanınan yükümlülerin gümrük vergileri, tahakkuk tarihini izleyen günden itibaren ve teminat karşılığında bir aya kadar ertelenebilir.  Bu durumda vergiler erteleme süresinin bitiminden itibaren beş gün içerisinde ödenir.
(2) Birinci fıkra uyarınca ödemesi ertelenen aynı yükümlüye ait birden fazla beyannameye ilişkin vergilerin toplu olarak ödenecek olması halinde, bir aya kadarki erteleme süresi vergilerin tahakkuk tarihinin içinde bulunduğu takvim ayının bitimine kadar olan süredir.
(3) Ödemesi ertelenen ve birinci fıkra uyarınca süresi içerisinde ödenen gümrük vergileri ve sair vergiler için gecikme faizi veya tecil faizi aranmaz, bu Kanunun 207 nci maddesinin birinci fıkrası hükümleri uygulanmaz.
(4) Bu maddede belirtilen vergi ödenmesi için erteleme kolaylığından faydalanma koşulları, ödeme ertelemesi kolaylığının askıya alınması, geri alınması veya iptali, bu kolaylığa gümrük idaresince getirilmesi uygun görülen kısıtlamalar ve birinci fıkra uyarınca verilecek teminatın şekli ve miktarı ile bu kolaylığın işleyiş şekline ilişkin usul ve esaslar Yönetmelikle belirlenir.”

MADDE 38- 4458 sayılı Kanunun 216 ncı maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
Madde 216- 1. Gümrük vergileri ile bunların ödenmelerine bağlı olarak tahsil edilmiş gecikme faizinin veya gecikme zammının geri verilmesinde geri verilecek tutar üzerinden, geri vermeye konu fazla tahsilatın yükümlüden kaynaklanması durumunda geri verme başvurusunun yapıldığı tarihten, diğer durumlarda ise tahsilat tarihinden geri verme kararının yükümlüye tebliğ edildiği tarihe kadar geçen süre için, aynı dönemde 6183 sayılı Kanuna göre belirlenen tecil faizi oranında hesaplanan faiz ödenir.
2. Geri verme başvurularında, gümrük idaresine banka hesap numarasının bildirilmesi zorunludur. Banka hesap numarası bildirilmemiş ise, banka hesap numarasının idareye bildirileceği tarihe kadar geçecek süre için faiz işlemez.”

MADDE 39- 4458 sayılı Kanunun 223 üncü maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
 "Bakanlık merkez ve yurtdışı ile taşra teşkilatında resmi kıyafet giyecek personel, resmi kıyafetlerin ve bunlara takılacak kokart, isim plaketleri ve diğer işaretlerin şekli ile yaptığı işin mahiyeti gereği sivil olarak çalışması gereken personel yönetmelikle belirlenir."

MADDE 40- 4458 sayılı Kanuna 230 uncu maddeden sonra gelmek üzere aşağıdaki maddeler eklenmiştir.
Madde 230/A- 1. Müşavirler ve gümrük müşavir yardımcıları, görevleri sırasında veya görevleri sebebiyle işledikleri suçlardan dolayı fiillerinin niteliğine göre Türk Ceza Kanununun kamu görevlilerine ait hükümleri uyarınca cezalandırılır.
2. Müşavirlik mesleğinin onuruna aykırı fiil ve hareketlerde bulunanlarla görevlerini yapmayan veya kusurlu olarak yapan ya da görevin gerektirdiği saygı ve güvene uygun biçimde davranmayan müşavirler, gümrük müşavir yardımcıları ile stajyerler hakkında, müşavirlik hizmetlerinin gereği gibi yürütülmesi amacıyla, durumun niteliğine ve ağırlık derecesine göre aşağıda tanımlanan disiplin cezaları verilir.
a) Uyarma; mesleğin icrasında daha dikkatli davranılması gerektiğinin yazı ile bildirilmesidir.
b) Kınama; görevinde ve davranışında kusurlu sayıldığının yazı ile bildirilmesidir.
c) Geçici olarak meslekî faaliyetten alıkoyma; meslekî sıfatı saklı kalmak kaydıyla altı aydan az, bir yıldan çok olmamak üzere meslekî faaliyetten alıkoymadır.
ç) Meslekten çıkarma; meslek izin/yetki belgesinin veya gümrük müşavir yardımcılığı kimliğinin geri alınarak, mesleği icra etmesine izin verilmemesi ve sicil kaydının silinmesidir.
3. Gümrüklerde uygulanan mevzuat hükümlerinin ve Bakanlık tarafından belirlenen usul ve esasların yerine getirilmesinde gerekli özeni göstermemek uyarma cezasına tabidir.
4. Kınama cezasını gerektiren fiil ve haller şunlardır:
a) Mesleki konularda yapılacak sözleşme hükümlerine riayet etmemek,
b) Mesleği icabı bilmesi gereken durumlarda yanlış veya yanıltıcı beyanda bulunmak,
c) Görev sırasında kamu görevlilerine sözlü saldırıda bulunmak,
ç) Başka bir meslek mensubu ile sözleşmesi bulunan müşterilere, bilerek iş önermek ve diğer meslek mensubu hakkında olumsuz yorumlarda bulunmak,
d) Kendisi, hizmetleri ve faaliyetleri hakkında gerçekdışı veya yanıltıcı açıklamalarda bulunmak,
e) Kullanıcı/erişim kodu ve şifresini maiyetinde çalışan müşavir yardımcısı ve stajyerlere kullandırmak,
f) Gümrük müşavirliği şirketinde ortaklığı varken aynı şekilde kurulmuş ikinci bir gümrük müşavirliği şirketine ortak olmak,
g) Uyarma cezasını gerektiren fiilin, cezanın verildiği tarihten itibaren iki yıl içinde tekrar işlenmesi.
5. Geçici olarak mesleki faaliyetten alıkoyma cezasını gerektiren fiil ve haller şunlardır:
a) Meslek mensubu olmayanlar ile gümrük müşavirliği mesleğinin icra edilmesini sağlayacak işbirliği ve ortak çalışma ortamı oluşturmak,
b) Gerekli tedbirleri almayarak kullanıcı/erişim kodu ve şifresinin üçüncü kişiler tarafından kullanılmasını sağlamak,
c) Görev sırasında kamu görevlilerine fiili saldırıda bulunmak,
ç) Gümrük müşaviri ve müşavir yardımcısı olmayan şahısları gümrük müşavirliği şirketine ortak yapmak,
d) Dolaylı temsilci sıfatıyla, meslek mensubu olmayan gerçek ve tüzel kişilere tabi ve onların iş yerlerine bağlı olarak açık veya gizli hizmet akdi ile çalışmak,
e) Kınama cezasını gerektiren fiilin, cezanın verildiği tarihten itibaren iki yıl içinde tekrar işlenmesi.
6. Meslekten çıkarma cezasını gerektiren fiil ve haller şunlardır:
a) Yedi yıllık dönem içinde iki defa geçici olarak mesleki faaliyetten alıkoyma cezası ile cezalandırıldıktan sonra bu cezayı gerektiren fiili yeniden işlemek,
b) İzin belgesini, kullanıcı/erişim kodu ve şifresini bir başkasına kiraya vermek veya izin belgesini, kullanıcı/erişim kodu ve şifresini devamlı veya geçici olarak üçüncü kişilere kullandırmak,
c) Başka gümrük müşavirlerinin ad, unvan ve şifrelerini kullanarak beyanname düzenlemek,
ç) Diğer müşavir ve/veya müşavir yardımcıları ile Bakanlık merkez ve taşra personeli hakkında ilgili kuruluşlara asılsız ihbar veya şikâyette bulunmak,
d) Affa uğramış, ertelenmiş, hükmün açıklanması geriye bırakılmış veya paraya çevrilmiş olsa dahi Kanunun 227 nci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinde sayılan suçlardan birinden hüküm giymek.
7. Yukarıda sayılan ve disiplin cezası verilmesini gerektiren fiil ve hallere nitelik ve ağırlıkları itibariyle benzer eylemlerde bulunanlara da aynı neviden disiplin cezaları verilir.
8. Gümrük müşavirleri ve gümrük müşavir yardımcıları, uyarma ve kınama cezalarının verildiği tarihten itibaren beş yıl, geçici olarak mesleki faaliyetten alıkoyma cezasının verildiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra Bakanlığa başvurarak, verilmiş olan cezaların sicil dosyasından silinmesini isteyebilir. Başvurular Bakanlıkça değerlendirilerek sonuçlandırılır. Meslekten çıkarma cezaları sicil dosyasından silinmez.
9. Disiplin Kurulları, önerilen cezayı kabul veya reddedebileceği gibi bir alt disiplin cezasının uygulanmasına da karar verebilir.
10. Savunma alınmadan disiplin cezası verilemez. Yetkili disiplin kurulunun on günden az olmamak üzere verdiği süre içinde savunma yapmayanlar, savunma hakkından vazgeçmiş sayılır.
11. Disiplin cezaları, fiilin mevzuat hükümlerine aykırılığının gümrük idarelerince tespit edildiği tarihten itibaren üç yıl, her halükarda fiilin işlendiği tarihten itibaren beş yıl içinde verilmediği takdirde zamanaşımına uğrar. Ancak, mevzuata aykırı işlem ve eylemlerin aynı zamanda bir adli kovuşturma konusu olması halinde, bu aykırılık için Türk Ceza Kanununda öngörülen zamanaşımı hükümlerine göre disiplin cezası verilir.
12. Uyarma ve kınama cezası yetkili gümrük ve ticaret bölge müdürü, geçici olarak mesleki faaliyetten alıkoyma cezası Bakanlık Merkez Disiplin Kurulu, meslekten çıkarma cezası Bakanlık Yüksek Disiplin Kurulu tarafından verilir.
13. Disiplin cezaları verildiği tarihten itibaren hüküm ifade eder ve derhal uygulanır.
14. Disiplin işlem ve kararına konu teşkil edecek bir eylemden dolayı aynı zamanda ceza mahkemesinde dava açılmış olması disiplin soruşturması açılmasını engellemez. Ceza mahkemesince mahkumiyet kararı verilmesi veya verilmemesi halleri, ayrıca disiplin cezası verilmesini etkilemez.
15. Gümrük Kanununa ve gümrüklerde uygulanan mevzuat hükümlerine aykırı hareketleri tespit edilen gümrük müşavirleri ve gümrük müşavir yardımcılarının izin belgeleri gümrük ve ticaret başmüfettişleri, gümrük ve ticaret müfettişleri, gümrük ve ticaret müfettiş yardımcıları ile gümrük ve ticaret bölge müdürleri tarafından gerek görülmesi halinde tedbir mahiyetinde geçici olarak alınır ve gümrüklerde iş takip etmelerine izin verilmez. Bu durum, gerekçesi ile birlikte izin belgesinin alınmasını izleyen gün Bakanlığa bildirilir. Bu yöndeki inceleme ve araştırma üç ay içerisinde tamamlanmadığı takdirde, tedbir kendiliğinden kalkar. Bu şekilde izin belgeleri alınanlar hakkında geçici mesleki faaliyetten alıkoyma cezası verilmesi halinde, tedbir mahiyetinde izin belgelerinin alındığı süre, verilen cezadan mahsup edilir.
16. Mesleğe alınma şartlarından herhangi birini taşımadığının sonradan anlaşılması veya mesleğin ifası sırasında bu şartlardan herhangi birinin kaybedilmesi halinde, müşavir ve müşavir yardımcılığı izin belgeleri Bakanlık tarafından iptal edilir.”

“Madde 230/B- 1. Gümrük müşavirliği ve gümrük müşavir yardımcılığı sınavı açılmasına ilişkin işlemler Bakanlıkça yürütülür. Gümrük müşavirliği ve gümrük müşavir yardımcılığı sınavları Bakanlıkça belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde yapılır. Kanunun 227 ve 228 inci maddelerinde belirtilen koşulları sınavın açıldığı yılbaşında sağlamış olanlar, o yıl açılan gümrük müşavirliği veya gümrük müşavir yardımcılığı sınavlarına müracaat edebilirler. Gümrük müşavirliği ve gümrük müşavir yardımcılığı sınavlarına en fazla üçer kez girilebilir.”

MADDE 41- 27/10/1999 tarihli ve 4458 sayılı Gümrük Kanununun 231 inci maddesine aşağıdaki fıkralar eklenmiştir.
“3. Gümrük vergilerine ilişkin idari yaptırım kararları ve bu kararlara yönelik itirazlar hakkında bu Kısım ve On ikinci Kısım hükümleri uygulanır.
4. İdari para cezaları, yükümlüye tebliğ edildiği tarihten itibaren on beş gün içinde ödenir.
5. Mülkiyetinin kamuya geçirilmesine karar verilen eşyanın gümrük gözetiminde olmaması veya teslim edilmemesi halinde kaim değer olarak eşyanın gümrüklenmiş değerinin kamuya geçirilmesine karar verilir.
6. Yargı mercileri tarafından iptal edilen genel tebliğ ve genelgeler hariç olmak üzere, bir hükmün uygulanması hususunda gümrük idaresinin genel tebliğ veya genelgede değişiklik yapmak suretiyle görüş değiştirmesi veya gümrük idaresi tarafından yükümlüye yazılı olarak hatalı izahat verilmiş olması halinde bu Kısım hükümlerine göre para cezası ve faiz uygulanmaz.”

MADDE 42- 4458 sayılı Kanunun 234 üncü maddesinin birinci ve üçüncü fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. 
“1. Serbest dolaşıma giriş rejimi veya kısmi muafiyet suretiyle geçici ithalat rejimine tabi tutulan eşyaya ilişkin olarak yapılan muayene, denetleme veya teslimden sonra kontrol sonucunda, alınması gereken gümrük vergilerinin beyana göre hesaplanan gümrük vergilerinden fazla olması halinde fark gümrük vergilerinin yanı sıra vergi farkının üç katı para cezası alınır.
“3. Yukarıda belirtilen aykırılıkların gümrük idaresince tespit edilmesinden önce beyan sahibince bildirilmesi durumunda ilgili fıkralara göre hesaplanan cezalar yüzde on beş oranında uygulanır.”

MADDE 43- Aynı Kanunun 235 inci maddesinin birinci fıkrasına aşağıdaki (e) bendi ve ikinci fıkrasına aşağıdaki (c) bendi eklenmiş; ikinci fıkrasının (a) bendinde yer alan “gümrüklenmiş değerinin iki katı” ifadesi “gümrüklenmiş değeri kadar” ve (b) bendinde yer alan “gümrüklenmiş değeri” ifadesi “gümrüklenmiş değerinin onda biri” olarak ve beşinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve maddeye aşağıdaki altıncı ve yedinci fıkralar eklenmiştir.
e) (c) bendinde belirtilen eşyanın, Bakanlıkça belirlenecek süre içerisinde, ithalinin uygun bulunduğuna ilişkin belge veya bilginin düzenlenmesi veya ilgili kurum veya kuruluş tarafından gerçekleştirilen denetimin olumlu sonuçlandığının bildirilmesi halinde, 241 inci maddenin birinci fıkrası uyarınca para cezası verilir.”
“c) (b) bendinde belirtilen eşyanın, Bakanlıkça belirlenecek süre içerisinde, ihracının uygun bulunduğuna ilişkin belge veya bilginin düzenlenmesi veya ilgili kurum veya kuruluş tarafından gerçekleştirilen denetimin olumlu sonuçlandığının bildirilmesi halinde 241 inci maddenin birinci fıkrası uyarınca para cezası verilir.”
5. Türkiye Gümrük Bölgesine getirilen ve transit rejimine konu edilen serbest dolaşımda olmayan eşyanın yapılan kontrolü veya muayenesi sonucunda, beyan edilenden belirgin bir şekilde farklı cinste olduğunun tahlil, teknik inceleme ve araştırmaya gerek olmaksızın tespiti halinde;
a) Farklı çıkan eşyanın gümrük vergileri toplamının beyan edilen eşyanın gümrük vergileri toplamından fazla olması durumunda farklı çıkan eşyaya ilişkin gümrük vergilerinin iki katı idari para cezası verilir.
b) Farklı çıkan eşyanın beyan edilen eşyadan farklı şekilde, ithalinin lisansa, şarta, izne, kısıntıya veya belli kuruluşların vereceği uygunluk veya yeterlilik belgesine tabi olması durumunda eşyanın gümrüklenmiş değeri kadar para cezası verilir.”
“6. Birinci ve ikinci fıkrada belirtilen aykırılıkların gümrük idaresince tespit edilmesinden önce beyan sahibince bildirilmesi durumunda bu fıkralara göre hesaplanan cezalar yüzde on beş oranında uygulanır.”
7. 34 üncü maddeye göre yapılan kontroller kapsamında; deniz ve hava nakil vasıtaları kaptanları, pilotları, hizmetlileri veya mürettebatının beyanına aykırı olarak üzerlerinde, eşyası arasında veya taşıma araçlarında ticari miktar ve mahiyet arz etmeyen eşya bulunduğu takdirde beyan sahibine 241 nci maddenin altıncı fıkrası hükmüne göre idari para cezası verilir.  Eşyaya el konulur ve mülkiyetinin kamuya geçirilmesine karar verilerek, 177 ila 180 inci madde hükümlerine göre tasfiyeye tabi tutulur.

MADDE 44- Aynı Kanunun 236 ncı maddesinin beşinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“5. Eşyanın gümrük antrepo rejimine tabi tutulmasına ilişkin beyanının kontrolü veya muayenesi neticesinde antrepo beyannamesinde beyan edilenden belirgin bir şekilde farklı cinste eşya olduğunun tahlil, teknik inceleme ve araştırmaya gerek olmaksızın tespiti halinde;
a) Farklı çıkan eşyanın gümrük vergileri toplamının beyan edilen eşyanın gümrük vergileri toplamından fazla olması durumunda farklı çıkan eşyaya ilişkin gümrük vergilerinin iki katı  idari para cezası verilir.
b) Farklı çıkan eşyanın beyan edilen eşyadan farklı şekilde, ithalinin lisansa, şarta, izne, kısıntıya veya belli kuruluşların vereceği uygunluk veya yeterlilik belgesine tabi olması durumunda eşyanın gümrüklenmiş değeri kadar para cezası verilir.”

MADDE 45- Aynı Kanunun 238 inci maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki cümle eklenmiş ve üçüncü cümlesinde yer alan “Bu” ifadesi “Her iki durumda” olarak değiştirilmiştir.
“Tam muafiyet suretiyle geçici olarak ithal edilen özel kullanıma mahsus taşıtlar hariç olmak üzere, geçici ithalat rejimi kapsamında ithal edilen eşyanın süresi içerisinde gümrükçe onaylanmış başka bir işlem veya kullanıma tabi tutulmaması durumunda ithal eşyasının tahsis yeri, tahsis amacı ve giriş ayniyetine uygun olarak bulunduğunun tespiti halinde gümrük vergileri tutarının iki katı para cezası verilir.”

MADDE 46- 4458 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiş ve geçici 6 ncı madde yürürlükten kaldırılmıştır.
“Geçici Madde 9- 1. Bu Kanunun geçici 6 ncı maddesi uyarınca yapılan gümrük müşavirliği ve gümrük müşavir yardımcılığı sınavları, Kanunun 230/B maddesi hükmüne göre yapılacak sınavlarda göz önüne alınır.
2. Bu Kanunun geçici 6 ncı maddesi uyarınca verilen disiplin cezaları, Kanunun 230/A maddesi uyarınca verilecek disiplin cezalarının uygulanmasında esas alınır.
3. Bu Kanunun yürürlüğe girmesinden önce işlenen suçlar nedeniyle disiplin cezası önerilen ve Yüksek Disiplin Kurulu ile Merkez Disiplin Kurulu gündeminde bulunan dosyalar 3 ay içinde  4458 sayılı Kanunun bu Kanun ile yürürlükten kaldırılan geçici 6 ncı maddesinin mülga hükümleri gereğince karara bağlanır. Bu Kanunun yürürlüğe girmesinden önce işlenen suçlar hakkında 4458 sayılı Kanunun bu Kanun ile yürürlükten kaldırılan geçici 6 ncı maddesinin mülga hükümleri gereğince işlem yapılır.”

MADDE 47– 5/11/2008 tarihli ve 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanununun 2 nci maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan “Dışişleri Bakanlığı,” ibaresinden sonra gelmek üzere “Gümrük ve Ticaret Bakanlığı,” ibaresi eklenmiştir.

MADDE 48- 640 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 16 ncı maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
MADDE 16- (1) Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı; Başkan ve Başkan Yardımcıları ile Gümrük ve Ticaret Müfettişlerinden oluşur. Başkanın atanmasında ve Başkan Yardımcılarının görevlendirilmelerinde fiilen on yıldan fazla Gümrük ve Ticaret Müfettişliği yapmış olma şartı aranır. Başkan Yardımcıları, Bakan tarafından görevlendirilir.
(2) Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı, Bakanın emri veya onayı üzerine aşağıdaki görevleri yapar:
a) Bakanlık teşkilatı ile Bakanlığa bağlı ve ilgili kuruluşların her türlü faaliyet ve işlemleriyle ilgili olarak teftiş, inceleme ve soruşturma yapmak.
b) Bakanlık teşkilatı ile Bakanlığın bağlı ve ilgili kuruluşlarının denetimi altındaki her türlü kişi veya kuruluşun hesap, işlem, faaliyet ve varlıkları ile ilgili olarak Bakanlığın görev ve yetkileri çerçevesinde teftiş, inceleme ve soruşturma yapmak.
c) Ticari işletmelerde gümrük ve dış ticaret mevzuatı uygulamalarını, ticari kayıt ve belgeleri incelemek, denetlemek, soruşturmak ve sonradan kontrole tabi tutmak.
ç) Yetkilendirilmiş gümrük müşavirleri ve gümrük müşavirlerinin her türlü faaliyet ve işlemlerini incelemek, denetlemek ve soruşturmak.
d) Bakanlığa verilen görevler çerçevesinde, tüketicinin sağlık ve güvenliği ile ekonomik çıkarlarını korumak amacıyla inceleme ve soruşturma yapmak; ticaret şirketlerinin, umumi mağazaların,  lisanslı depoculuk tazmin fonunun, lisanslı depo işletmelerinin ve işleticilerinin, yetkili sınıflandırıcıların, kooperatif ve üst kuruluşlarının, yaş sebze ve meyve toptancı hâllerinin, ticaret odaları, sanayi odaları, ticaret ve sanayi odaları, deniz ticaret odaları, borsalar ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile bunların bağlı ve ilgili kuruluşlarının, esnaf ve sanatkârlar odaları, birlikleri, federasyonları ve Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu ile bunların bağlı ve ilgili kuruluşlarının, ticaret sicili müdürlükleri ve esnaf ve sanatkâr sicil müdürlüklerinin hesap, işlem, faaliyet ve varlıkları ile ilgili olarak Bakanlığa verilen görevler çerçevesinde teftiş, inceleme ve soruşturma yapmak.
e) Bakanlığın amaçlarının daha iyi gerçekleştirilmesini ve mevzuata, plan ve programa uygun çalışılmasını sağlamak üzere gerekli teklifleri hazırlamak ve Bakana sunmak.
f) Mevzuatın uygulanmasında görülen aksaklıklar hakkında görüş ve önerilerini bir rapor halinde Bakana sunmak.
g) Çeşitli kanun, tüzük, karar ve yönetmeliklerin Bakanlığa ve Gümrük ve Ticaret Müfettişlerine tanıdığı teftiş, inceleme, araştırma ve soruşturma yetkilerini kullanmak.
ğ) Bakan tarafından verilen benzeri görevleri yapmak.
(3) Gümrük ve Ticaret Müfettişleri, gümrük bölgesi içinde bulunan bütün nakil vasıtalarını, bunların yük ve eşyasını, personel ve yolcularını muayene etmeye, Bakanlığın denetimine tabi gümrük ambar, antrepoları ve serbest bölgelerdeki mevcut mallar ile bunların kayıtlarını incelemeye, teftiş etmeye ve gerektiğinde Bakanlık ve Hazinenin haklarını koruyacak tedbirler alınmasını sağlayıcı önerilerde bulunmaya, acil ve gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Bakanlık ve Hazinenin haklarını koruyacak tedbirler almaya yetkilidir.
(4) Denetime tabi olan gerçek ve tüzel kişiler, gizli dahi olsa bütün belge, defter ve bilgiler ile elektronik kayıtlarını ibraz etmek, para ve para hükmündeki evrakı ve ayniyatı ilk talep halinde Gümrük ve Ticaret Müfettişlerine göstermek, Gümrük ve Ticaret Müfettişlerinin saymasına ve incelemesine yardımcı olmak zorundadır. Gümrük ve Ticaret Müfettişleri, görevleri sırasında bankalar, tüm resmî daire, kurum, kuruluş ve kamuya yararlı derneklerle, gerçek ve tüzel kişilerden gerekli yardım, bilgi, evrak, kayıt ve belgeleri istemeye yetkilidir. Bu isteğin yerine getirilmesi zorunludur.
(5) Gümrük ve Ticaret Müfettişleri tarafından düzenlenen raporlar, öncelikle Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı bünyesinde oluşturulan Rapor Değerlendirme Komisyonlarına sunulur; Komisyonların yaptığı değerlendirme sonucunda hazırlanan rapor dikkate alınarak işlem yapılır. Değerlendirme Komisyonlarının teşekkülü ile çalışma usul ve esasları yönetmelikle düzenlenir.
(6) Gümrük ve Ticaret Müfettiş Yardımcılarının mesleğe alınmaları, yetiştirilmeleri, yeterlik sınavları, Gümrük ve Ticaret Müfettişlerinin görev, yetki ve sorumlulukları ile Başkanlığın çalışma usul ve esasları yönetmelikle düzenlenir.
(7) Bakan, bu maddede belirtilen yetkilerini alt kademelere devredebilir.”

MADDE 49- 640 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 18 inci maddesinin beşinci fıkrasında yer alan “idarî yargı mercilerinde Bakanlık adına dava açabilir, Bakanlığa karşı açılan idarî davalarda Bakanlığı temsil edebilir,” ibaresi, “idari ve adli yargı mercilerinde Bakanlık adına dava açabilir, icra takibi başlatabilir, Bakanlığa karşı açılan adli ve idarî davalar ile icra takiplerinde Bakanlığı temsil edebilir,” şeklinde değiştirilmiş ve maddeye aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
“(6) Bakanlık merkez ve taşra teşkilatında, Bakanlık hizmetlerinin sunumu sırasında veya bu görevlerden dolayı personele karşı işlenen suçlar sebebiyle açılan ceza davalarında personelin talebi üzerine Bakanlıkça hukukî yardım yapılır. Bakanlık hukuk müşavirleri ve avukatları, ayrıca vekâletname ibraz etmeksizin ilgili personeli vekil sıfatı ile temsil eder. Bu yardımın usul ve esasları Bakanlıkça belirlenir.”

MADDE 50 - 640 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye 37 nci maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki 37/B ve 37/C maddeleri eklenmiştir.
Bilişim Uzmanlığı
MADDE 37/B- (1) Bakanlık merkez teşkilatında Bilişim Uzmanı ile Bilişim Uzman Yardımcısı istihdam edilir.
(2) Bilişim Uzmanları; en az dört yıllık lisans eğitimi veren ve yönetmelikle belirlenen fakülte veya yüksekokullar ile bunlara denkliği Yükseköğretim Kurulunca onaylanan yabancı fakülte veya yüksekokullardan mezun olanlar arasından yapılan yarışma sınavı sonucuna göre mesleğe Bilişim Uzman Yardımcısı olarak atanırlar.
(3) Bunlar en az üç yıl çalışmak kaydıyla yeterlik sınavına girmeye hak kazanırlar. Yapılacak yeterlik sınavında başarılı olanlar, durumlarına uygun Bilişim Uzmanı kadrolarına atanırlar.
(4) Bilişim Uzmanı ile Bilişim Uzman Yardımcılarının mesleğe alınmaları, yarışma sınavları, yetiştirilmeleri, yeterlik sınavları, görev, yetki ve sorumlulukları ile çalışma usul ve esasları yönetmelikle düzenlenir.”
“Yer Değiştirme
MADDE 37/C - (1) Gümrük ve Ticaret Bakanlığı taşra teşkilatında görev yapan personelden, yer değiştirme suretiyle atamaya tabi olacaklar, Bakanlıkça belirlenecek temel ilkeler, özür grupları, hizmet süreleri, hizmet bölgeleri ve diğer hususlar yönetmelikle düzenlenir.”
MADDE 51 - 640 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye aşağıdaki geçici eklenmiştir.
GEÇİCİ MADDE 8 – (1) a) Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığında görev yapan Gümrük ve Ticaret Uzman Yardımcısı, Bilişim Uzman Yardımcılığına; Gümrük ve Ticaret Uzmanı, Bilişim Uzmanlığına herhangi bir işleme gerek kalmaksızın atanmış sayılır.
b) Gümrük ve Ticaret Bakanlığı merkez ve taşra teşkilatında Mühendis, Çözümleyici, Programcı, İstatistikçi, Fizikçi, Matematikçi, Sözleşmeli Bilişim Personeli kadro ve pozisyonlarında görev yapanlardan (657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 4/B maddesine göre istihdam edilenler dahil) 4 yıllık fakülte veya yüksekokul mezunlarından bölüm şartı aranmaksızın Bakanlıkça en fazla üç kez açılacak sınavlardan birinde başarılı olan ve son 3 yıl içinde YDS’den (C) seviyesinde belge alanlardan;
1) 3 yıldan az hizmeti olanlar Bilişim Uzman Yardımcısı kadrosuna,
2) 3 yıldan fazla hizmeti olanlar Bilişim Uzmanı kadrosuna atanırlar.

MADDE 52– 640 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye aşağıdaki ek madde eklenmiştir.
“EK MADDE 2 – (1) Ekli listede yer alan kadrolar ihdas edilerek 13/12/1983 tarihli ve 190 sayılı Genel Kadro ve Usulü Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin eki (I) sayılı cetvelin Gümrük ve Ticaret Bakanlığına ait bölümüne eklenmiştir.
(2) 190 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin ek 7 nci maddesi ve merkezi yönetim bütçe kanunları kapsamında yapılacak atamalar dışında, merkezi yönetim bütçe kanunlarında yer alan kısıtlamalara tabi olmaksızın, toplam 400 adedi geçmemek üzere Bakanlık tarafından belirlenecek boş kadrolara atama yapılabilir.”

MADDE 53 - 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun;
a) 36 ncı maddesinin (A) bendinin 11) numaralı alt bendine “Gümrük ve Ticaret Uzman Yardımcıları,” ibaresinden sonra gelmek üzere “Bilişim Uzman Yardımcıları,” ibaresi ve aynı bende “Gümrük ve Ticaret Uzmanlığına,” ibaresinden sonra gelmek üzere “Bilişim Uzmanlığına” ibaresi eklenmiştir.
b) 152 nci maddesinin “II- Tazminatlar” kısmının “A- Özel Hizmet Tazminatı” bölümünün (ğ) bendine “Gümrük ve Ticaret Uzmanları,” ibaresinden sonra gelmek üzere “Bilişim Uzmanları,” ibaresi eklenmiştir.
c) Eki (I) sayılı Ek Gösterge Cetvelinin “I- Genel İdare Hizmetleri Sınıfı” bölümünün (g) bendine “Gümrük ve Ticaret Uzmanları,” ibaresinden sonra gelmek üzere “Bilişim Uzmanları,” ibaresi,
ç) Eki  II sayılı Ek Gösterge Cetvelinin;
“4-Başbakanlık ve Bakanlıklarda” bölümünde yer alan, “Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Bölge Müdür Yardımcısı” ibaresinden sonra gelmek üzere “Gümrük Müdürü, Gümrük Muhafaza Kaçakçılık, İstihbarat Müdürü, Tasfiye İşletme Müdürü, Personel Müdürü, Laboratuvar Müdürü” ibaresi eklenmiştir.

MADDE 54- Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

MADDE 55- Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder