MADDE 1- 13/1/2011
tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 64 üncü maddesinin üçüncü
fıkrasının son cümlesinden sonra gelmek üzere, “Gümrük ve Ticaret Bakanlığı,
pay defterinin ve genel kurul toplantı ve müzakere defterinin elektronik
ortamda tutulmasını zorunlu kılabilir. Sermaye Piyasası Kanunu hükümleri
saklıdır.” cümlesi eklenmiştir.
MADDE 2- 6102 sayılı Kanunun 151 inci maddesinin
birinci fıkrasının (d) bendinde yer alan “verilen oyların üçte ikisinin
çoğunluğuyla” ibareleri “kayıtlı tüm ortakların üçte ikisinin kararıyla”
şeklinde, 399 uncu maddesinin altıncı fıkrasının birinci cümlesinde yer alan
“dördüncü ayına” ibaresi “beşinci ayın sonuna” şeklinde, 409 uncu maddesinin
birinci fıkrasının ikinci cümlesinde yer alan “üç” ibaresi “beş” şeklinde, 617
nci maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesinde geçen “üç” ibaresi “beş”
şeklinde, 1530 uncu maddesinin beşinci fıkrasının son cümlesinde yer alan “veya
borçlunun” ibareleri “ve borçlunun” şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE
3-
6102 sayılı Kanunun 163 üncü maddesinin birinci fıkrasının sonuna “153 üncü
maddenin ikinci fıkrası, bölünme işlemlerinde de kıyasen uygulanır.” cümlesi ile
173 üncü maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
“(4) Devralan
sermaye şirketleri, bölünen sermaye şirketinin bütün paylarına sahipse, 171
inci maddedeki yükümlülük yerine getirilmek şartıyla, bölünme sözleşmesi
bölünen şirket genel kurulunun onayına sunulmayabilir.”
MADDE 4- 6102 sayılı
Kanunun 195 inci maddesinin;
a)
Birinci fıkrasının son cümlesi “Bir ticaret şirketinin en az iki ticaret
şirketinde doğrudan veya dolaylı olarak hakimiyet sağlaması ve hakim veya bağlı
şirketlerden en az birinin merkezinin Türkiye’de olması halinde, bu şirketler
hakkında Kanundaki şirketler topluluğuna ilişkin hükümler uygulanır.” şeklinde,
b)
Beşinci fıkrasında yer alan “Şirketler topluluğunun hâkiminin, merkezi veya
yerleşim yeri yurt içinde veya dışında bulunan, bir teşebbüs olması halinde de”
ibaresi “Ticaret şirketi olmayan ve merkezi veya yerleşim yeri yurt içinde ya
da dışında bulunan bir teşebbüsün, merkezi yurt içinde olan en az üç ticaret
şirketinde hâkimiyet sağlaması halinde, teşebbüs ile bağlı şirketler hakkında
da” şeklinde,
değiştirilmiştir.
MADDE 5- 6102 sayılı
Kanunun 342 nci maddesinin birinci fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki
fıkra eklenmiş ve mevcut ikinci fıkra buna göre teselsül ettirilmiş; 343 üncü
maddesinin ikinci cümlesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“(2)
Özel kanunlar uyarınca üzerinde irtifak hakkı tesis edilen taşınmazlar ile
şirket ortağı veya üçüncü kişiye ait olmakla birlikte daha önce şirket
tarafından kullanılan kredi nedeniyle teminat olarak gösterilen ve üzerinde
ipotek tesis edilen taşınmazlar şirkete sermaye olarak konulabilir. İpotekli
taşınmazın sermaye olarak konulabilmesi için ipotek alacaklısının yazılı muvafakatı
aranır.”
“Değerleme
raporunda, uygulanan değerleme yönteminin somut olayın özellikleri bakımından
herkes için en adil ve uygun seçim olduğu; özel kanunlar uyarınca üzerinde
irtifak hakkı tesis edilen taşınmazların ayni sermaye olarak konulması
durumunda, irtifak nedeniyle ortaya çıkan değer farklılıkları; sermaye olarak
konulan alacakların gerçekliğinin, geçerliliğinin ve 342 nci maddeye
uygunluğunun belirlendiği, tahsil edilebilirlikleri ile tam değerleri ayni
olarak konulan her varlık karşılığında tahsis edilmesi gereken pay miktarı ile
Türk lirası karşılığı, tatmin edici gerekçelerle ve hesap verme ilkesinin
icaplarına göre açıklanır.”
MADDE 6- 6102 sayılı
Kanunun 375 inci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
“d) 371 inci
maddenin yedinci fıkrası uyarınca sınırlı yetki verilenler ile bir şubenin
işleriyle ilgili olarak temsile yetkili kılınanlar hariç, müdürlerin ve aynı
işleve sahip imza yetkisini haiz bulunanların atanmaları ve görevden
alınmaları.”
MADDE 7- 6102 sayılı
Kanunun 456 ncı maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesi aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
“Sermayenin
yüzde beşinden azının ödenmemiş olması sermaye artırımını engellemez.”
MADDE 8- 6102 sayılı
Kanunun 462 nci maddesinin üçüncü fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“(3) Bilançoda
sermayeye eklenmesine mevzuatın izin verdiği fonların bulunması halinde,
sermaye taahhüt edilmesi yoluyla sermaye artırımı yapılabilmesi için, aynı
zamanda ve aynı oranda fonların da sermayeye dönüştürülmesi zorunludur. Bu
şekilde yapılacak sermaye artırımlarında, fon miktarı taahhüt edilen miktardan
az ise, fonun tamamı sermayeye dönüştürülür. Ancak; şirkette oy hakkına haiz
bütün pay sahiplerinin sermaye artırımına ilişkin genel kurulda oybirliği ile
alacakları bir kararla, fonun kullanılmasına ilişkin bu kurallara tabi
olunmaksızın da taahhüt yoluyla sermaye artırılabilir. Artırım genel kurul veya
yönetim kurulu kararının ve esas sözleşmenin ilgili maddelerinin değişik
şeklinin tescili ile kesinleşir. Tescil ile o anda mevcut pay sahipleri mevcut
paylarının sermayeye oranına göre bedelsiz payları kendiliğinden iktisap
ederler. Bedelsiz paylar üzerindeki hak kaldırılamaz ve sınırlandırılamaz; bu
haktan vazgeçilemez.”
MADDE 9- 6102 sayılı
Kanunun 490 ıncı maddesinin;
a)
Birinci fıkrasında geçen “paylar” ibaresinden sonra gelmek üzere “veya pay
senetleri” ibaresi eklenmiştir.
b)
İkinci fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
“(3) Pay senedi
bastırılmamış nama yazılı payın devri ve devir borcunu doğuran işlemler yazılı
şekilde yapılır ve tarafların imzaları noterce onaylanır.”
MADDE 10- 6102 sayılı
Kanunun 562 nci maddesinin birinci fıkrasına aşağıdaki bent eklenmiştir.
“g) 409 uncu
maddesi ile 617 nci maddesinde öngörülen sürelerde olağan genel kurulu
toplantıya çağırmayan anonim şirket yönetim kurulu üyeleri ile limited şirket
müdürleri,”
MADDE 11- 6102 sayılı
Kanunun 621 inci maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesi aşağıdaki
şekilde değiştirilmiştir.
“Aşağıdaki genel
kurul kararları, şirketteki toplam oyların en az üçte ikisinin ve oy hakkı
bulunan esas sermayenin salt çoğunluğunun bir arada bulunması hâlinde
alınabilir:”
MADDE 12- 6102 sayılı Kanunun 428 inci maddesi, 430
uncu maddesi ve 431 inci maddesi yürürlükten kaldırılmıştır.
MADDE
13- 10/2/2005 tarihli ve 5300 sayılı Tarım Ürünleri
Lisanslı Depoculuk Kanununun; 4 üncü maddesinin üçüncü fıkrası yürürlükten
kaldırılmış, 8 inci maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiş,
beşinci fıkrasına aşağıdaki cümle eklenmiş, 13 üncü maddesinin birinci
fıkrasındaki “iki” ibaresi “üç” şeklinde değiştirilmiştir.
“Kuruluş izni alan şirket tarafından, kuruluş
tescilinin Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nde ilan edilmesini takiben en geç
iki yıl içinde lisans almak üzere Bakanlığa başvuruda bulunulur. Bu süre,
gerektiğinde Bakanlık tarafından en fazla bir yıl uzatılabilir. Kuruluş izni
alan şirkete ancak bu Kanunun öngördüğü şartları taşıdığının tespiti halinde
lisans verilir. Süresi içinde Bakanlığa başvurmayan veya başvurusunun sonucunda
kendisine lisans verilmesi uygun görülmeyenler ile kuruluşta aranılan şartları
kaybedenlerin lisans alma hakkı düşer. Lisans alma hakkı düşen şirketlerin, bu
hususun kendilerine tebliğ edildiği tarihten itibaren en geç üç ay içinde esas
sözleşmedeki ticaret unvanı ile amaç ve faaliyet konularını lisanslı depoculuk
faaliyetini kapsamayacak şekilde değiştirmeleri ya da tasfiye kararı alarak
ticaret sicili müdürlüğüne tescil ettirmeleri zorunludur. Şirket ancak lisans
aldıktan sonra ürün kabul edebilir ve ürün senedi düzenleyebilir. Kuruluş izni
almayan, lisans alma hakkı düşen veya lisansı iptal edilenler lisanslı depo
veya lisanslı depo işletmesi izlenimini verecek hiçbir isim, unvan, işaret ve
benzerlerini kullanamazlar.”
“Lisanslı depo işletmeleri kendi depolarına konulacak ürünler için
yetkili sınıflandırıcılık hizmeti veremez.”
MADDE 14- 5300 sayılı
Kanunun 20 nci maddesi, madde başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
“Ürünlerin karıştırılması ve
kalite farklılıkları
Madde 20- (1) Aynı bitki türü,
sınıf ve derecesinde olan tarım ürünleri karıştırılarak depolanabilir.
Ürünlerin karıştırılmasına ilişkin usul ve esaslar Bakanlıkça belirlenir.
(2) Karıştırılarak depolanan
ürünün mudiye tesliminde uygulanacak prim ve indirim tarifesi ve bu tarifede
yapılacak değişiklikler, borsanın görüşü alınarak lisanslı depo işletmesince
hazırlanır ve Bakanlıkça onaylanır.
(3) Karıştırılarak depolanan
ürünlerin mudiye tesliminde uygulanacak kriterler ile depolama koşullarına
bağlı olmaksızın doğası gereği kalite kaybına uğrayabilecek ürünler için
oluşabilecek kalite kayıplarına ilişkin değerler, prim ve indirim tarifesinde
belirlenir.
(4) Depolama koşullarına bağlı
olmaksızın ürünün doğası gereği ortaya çıkan kalite kayıplarına ilişkin
değerler içerisindeki kalite kayıplarından lisanslı depo işletmesi sorumlu
olmaz.
(5) Prim ve
indirim tarifesinde belirlenen kriterlerin dışında kalan ürünler ile bozulan,
zayi olan, nitelik kaybına uğrayan ya da fire miktarı fire tarifesinde
belirlenen sınırları aşan ürünler için sigorta kapsamında karşılanmayan
zararların tazminine ilişkin usul ve esaslar yönetmelikle belirlenir.”
MADDE 15- 5300 sayılı Kanunun 24 üncü maddesinin
birinci fıkrasında yer alan “mudiler ile yapacağı sözleşmede” ibaresi “ikincil
düzenlemelerinde” şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 16– 14/1/2015 tarihli ve 6585 sayılı
Perakende Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanunun 2 nci maddesinde geçen
“Hizmet sektöründe faaliyet gösteren” ibareleri “Perakende” olarak
değiştirilmiştir.
MADDE 17– 6585 sayılı
Kanunun 5 inci maddesinin madde başlığı ile yedinci fıkrası aşağıdaki şekilde
değiştirilmiş, maddeye sekizinci fıkra eklenmiş ve diğer fıkra buna göre
teselsül ettirilmiştir.
“Ruhsatlandırma”
“(7)
Büyükşehirlerde, alışveriş merkezi projeleri ile içinde alışveriş merkeziyle
birlikte başka yapılar da bulunan projeler için yapı ruhsatı ve yapı kullanma
izin belgesi vermeye büyükşehir belediyeleri yetkilidir.”
“(8) Alışveriş
merkezi projesi için yapı ruhsatı verilirken üst meslek kuruluşlarının görüşü
alınır. Bu kuruluşlar görüşlerini on beş iş günü içinde bildirir.”
MADDE 18– 6585 sayılı
Kanunun 13 üncü maddesi madde başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
“Çalışma
gün ve saatleri
MADDE
13 – (1) Mesleğe, mevsime ve turizme özgü şartlar ve benzeri hususlar
gözetilerek perakende işletmelerin bir kısmının veya tamamının çalışma gün ve
saatleri, meslek kuruluşlarının müşterek teklifi üzerine yetkili idarenin
görüşü alınmak suretiyle vali tarafından belirlenebilir. Vali, bu belirlemeyi
doğrudan meslek kuruluşlarının ve yetkili idarenin görüşlerini alarak da
yapabilir. Esnaf ve sanatkâr işletmeleri için belirleme yapılırken, meslek
kuruluşunca ilgili esnaf ve sanatkâr odasının görüşü alınır.
(2)
Üst meslek kuruluşlarının müşterek teklifi üzerine, ya da bunların doğrudan
görüşleri alınmak suretiyle, faaliyet kollarına göre perakende işletmelerin
çalışma gün ve saatlerinin bölge veya ülke düzeyinde belirlenmesine Bakanlık
yetkilidir.
(3) Alışveriş
merkezi içindekiler hariç olmak üzere umuma açık istirahat ve eğlence
yerlerinin çalışma gün ve saatlerinin belirlenmesine ilişkin mevzuat hükümleri
saklıdır.”
MADDE 19– 6585 sayılı Kanunun 15 inci maddesinin
birinci fıkrasında geçen “Yılda” ibaresi “İki yılda” olarak değiştirilmiştir.
MADDE 20– 6585 sayılı Kanunun
17 nci maddesinin ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“(2)
Yetkili idareler, Bakanlığın talebi üzerine perakende işletmeler nezdinde ön
inceleme mahiyetinde denetim yapmakla görevlidir.”
MADDE 21– 6585 sayılı
Kanunun 18 inci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi ile dördüncü fıkrası
aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“h)
Bu Kanun çerçevesinde Bakanlıkça alınan tedbirlere ve ikincil düzenlemelerle
belirlenen standartlar ile usul ve esaslara uymayanlara, denetimle
görevlendirilen personelce istenilen bilgi ve belgeleri vermeyenlere veya eksik
verenlere ya da denetimle görevlendirilen personelin görevlerini yapmalarını
engelleyenlere iki bin Türk lirası,”
“(4)
Bu maddede öngörülen idari para cezalarını uygulama yetkisi Bakanlığa aittir.
Bu yetki, İç Ticaret Genel Müdürüne devredilebilir.”
MADDE 22– 6585 sayılı Kanunun geçici 1 inci maddesinin;
a) Dördüncü fıkrasındaki “tarihi
itibarıyla yapı ruhsatı almış olmakla birlikte işyeri açma ve çalışma ruhsatı
almamış olan” ibaresi “tarihten önce yapı ruhsatı başvurusu yapılan” şeklinde,
b) Yedinci fıkrasındaki
“işyeri açma ve çalışma ruhsatı almış” ibaresi “faaliyete geçmiş” şeklinde ve
“bir” ibaresi “iki” şeklinde,
c) Sekizinci ve dokuzuncu
fıkralarındaki “satış alanları” ibaresi “işyerleri” şeklinde,
ç) Onuncu fıkrasındaki
“mağazalarda” ibaresi “mağazalar ile bayi ve özel yetkili işletmelerde”
şeklinde ve “bir” ibaresi “iki” şeklinde,
değiştirilmiştir.
MADDE 23- 1/6/2000 tarihli ve 4572
sayılı Tarım Satış Kooperatif ve Birlikleri Hakkında Kanunun geçici 5 inci
maddenin birinci fıkrasındaki “ve tahsil kabiliyeti kalmamış bulunan” ibaresi
madde metninden çıkarılmıştır.
MADDE 24 – 21/6/2005 tarihli ve 5362 sayılı Esnaf ve
Sanatkarlar Meslek Kuruluşları Kanununun 15 inci maddesinin ikinci fıkrası
aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Odalar, bu maddenin birinci fıkrasında
belirtilen sebeplerle Bakanlığın açacağı dava üzerine yetkili asliye hukuk
mahkemesi kararıyla fesih olunur. Birinci fıkranın (a) ve (d) bendinde
belirtilen sebeplerle açılan fesih davaları, davanın açıldığı tarihteki
Bakanlık e-esnaf ve sanatkâr veri tabanında yer alan oda üye sayısı esas
alınarak sonuçlandırılır.”
MADDE 25- 5362 sayılı Kanunun 75 inci
maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki madde eklenmiştir.
“Bakanlık e-esnaf
ve sanatkâr veri tabanı
Madde
75/A- Bakanlık, esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarının tüm işlem ve
hizmetleriyle ilgili muhasebe, bilgi, veri, kayıt ve belgelerin Bakanlık
e-esnaf ve sanatkâr veri tabanında tutulmasını, girilmesini ve alınmasını esnaf
ve sanatkârlar meslek kuruluşlarından ve üyelerinden istemeye yetkilidir.
Bu madde
kapsamında verilerin girilmesi, toplanması, paylaşılması, güncellenmesi,
yayınlanması ve diğer uygulamalarına ilişkin usul ve esaslar Bakanlıkça
belirlenir.”
MADDE 26 – 5362 sayılı
Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.
“Geçici Madde 14 - Bu maddenin
yürürlüğe girmesinden önce, Cumhuriyet savcıları tarafından esnaf ve
sanatkârlar odalarının feshi için açılmış olan davalarda, Bakanlık
kendiliğinden taraf sıfatını kazanır.”
MADDE
27- 10/7/1953 tarihli ve 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile
Diğer Aletler Hakkında Kanunun 7 nci maddesinin birinci fıkrasının (4) numaralı
bendinin (B) alt bendine aşağıdaki (f) alt bendi, ek 8 inci maddesinin birinci
fıkrasına “çarşı ve mahalle bekçilerine,” ibaresinden sonra gelmek üzere
“Gümrük ve Ticaret Bakanlığınca temin edilen tabanca ve mermiler, Gümrük ve
Ticaret Bakanlığının merkez ve taşra teşkilatında silah taşıma yetkisini haiz
personele,”, ek 9 uncu maddesine “teftiş kurulu başkanı” ibaresinden sonra
gelmek üzere “Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Gümrükler Muhafaza Genel Müdürlüğünde
Genel Müdür, Genel Müdür Yardımcısı, Daire Başkanı, Gümrük ve Ticaret Bölge
Müdürü, ” ibareleri eklenmiştir.
“f)
Gümrük ve Ticaret Bakanlığı silah taşımaya yetkili personelinden,”
MADDE 28- 22/6/1978 tarihli ve 2155 sayılı Bazı
Kamu Personeline Tayın Bedeli Verilmesi Hakkında Kanunun 1 inci maddesinin
birinci fıkrasında yer alan, “Gümrük Muhafaza merkez ve iller kuruluşundaki
muhafaza ve muamele sınıfı kadrolarına dahil memurlara ve muhafaza teşkilatında
görevli gemi adamlarına” ibaresi, “Gümrük ve Ticaret Bakanlığı merkez teşkilatı
Gümrükler Muhafaza Genel Müdürlüğünde görevli personel ile taşra teşkilatında
silah taşıma yetkisine sahip personel ve gümrük muhafaza hizmetlerini yürüten
personele” şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 29 – 3/11/1990 tarihli ve 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması
Hakkında Kanunun 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin 5) numaralı
alt bendinde yer alan “Gümrük Muhafaza memurlarını” ibaresi, “Gümrük ve Ticaret
Bölge Müdürlüğü ve bağlantı müdürlükleri personelini” ibaresi olarak
değiştirilmiştir.
MADDE 30- 27/10/1999
tarihli ve 4458 sayılı Gümrük Kanununun 11 inci maddesinin birinci fıkrası
aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Gümrük
işlemleriyle doğrudan veya dolaylı olarak ilgili bulunan kamu kurum ve kuruluşları,
gerçek ve tüzel kişiler ile tüzel kişiliği olmayan diğer kişi ve kuruluşlar,
Bakanlığın talebi üzerine gümrük vergilerinin kontrolü amacıyla eşyanın
vergilendirme unsurlarına ilişkin bilgi ve belgeler de dahil olmak üzere,
gümrük işlemleri ile sınırlı olmak kaydıyla belirlenen süreler içinde gerekli
her türlü bilgi, belge ve bunlara ait her türlü ortamdaki kayıtları, bu
kayıtlara erişimi sağlamak veya okunabilir hale getirmek için gerekli tüm bilgi
ve şifreleri tam ve doğru olarak vermek ve gerekli kolaylığı sağlamakla
yükümlüdür.”
MADDE 31- 4458 sayılı
Kanunun 24 üncü maddesinin üçüncü fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki
fıkralar eklenmiştir.
“4. İthal eşyasının beyan edilen gümrük
kıymetinin; aynı veya benzer eşya kıymetlerinden, uluslararası borsa veya piyasa fiyatlarından,
yetkili distribütörlerce yapılan ithalatlardaki kıymetlerden, Bakanlıkça piyasa
bilgilerinden derlenerek gümrük idarelerine kıymet kontrolü amacıyla bildirilen
veri kıymetlerden önemli ölçüde farklı olması durumlarında Kanunun 65 inci
maddesinin birinci fıkrasına göre işlem yapılır. Bakanlık, kıymet araştırması
yapılacak benzeri durumları belirlemeye yetkilidir.
5. Talep edilen bilgi ve belgelerin alıcı tarafından
gümrük idaresine sunulmaması veya gümrük idaresine sunulan bilgi ve belgelerin
genel kabul edilmiş muhasebe ilkeleri ile uyum içinde hazırlanmaması ya da
gümrük idaresine sunulan bilgi ve belgelere rağmen beyan edilen kıymetin gerçek
ve doğruyu yansıtmadığı sonucuna varılması halinde, gümrük idaresi 25 inci maddeye
uygun olarak gümrük kıymetini belirledikten sonra alıcıya, beyan edilen gümrük
kıymetinin reddedilme sebebi ile kıymetin belirlenmesinde takip edilen yöntemi
bildirir.”
MADDE 32- 4458 sayılı Kanunun 52 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Madde 52- 1. Türkiye Gümrük
Bölgesinde bir yerden diğer bir yere transit rejimi kapsamında taşınarak varış
gümrük idaresine sunulan serbest dolaşımda olmayan eşyaya 41 ila 50 nci madde
hükümleri uygulanır.”
MADDE 33- 4458 sayılı Kanunun 177 nci maddesinin birinci fıkrasının (l) bendinde
yer alan “üçüncü fıkrasında” ibaresinden sonra gelmek üzere “ve altıncı
fıkrasının (b) bendinde” ibaresi eklenmiştir.
MADDE 34- 4458 sayılı Kanunun 178 inci maddesine ikinci fıkradan sonra gelmek üzere
aşağıdaki üçüncü fıkra eklenmiş ve mevcut üçüncü fıkra buna göre teselsül
ettirilmiştir.
“Eşyanın tasfiyesi amacıyla yapılan ihalelerde, ihalelerin doğruluğunu
etkileyecek her türlü davranış veya beyanda bulunanlar ile ihalelere ilişkin
yükümlülüklerini yerine getirmeyenlere fiilin niteliğine göre teminatın irat
kaydedilmesi, üç aydan bir yıla kadar ihalelere alınmama yaptırımları ayrı ayrı
veya birlikte uygulanabilir.”
MADDE
35- 4458 sayılı Kanunun 179 uncu maddesinin
ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“2. 177 nci maddenin birinci fıkrasının (c), (d),
(ı), (l) ve (m) bentleri ile ikinci fıkrasının (a) bendinde belirtilen eşya
için birinci fıkra hükmü uygulanmaz.”
MADDE 36- 4458 sayılı Kanunun 180 inci maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
“6. Bu madde kapsamında emanete alınan tutarların iadesi için, sahibine
iadesine ilişkin mahkeme kararının kesinleştiği, diğerlerinde ise emanete
alındığı tarihten itibaren iki yıldan sonra yapılan başvurular kabul edilmez.”
MADDE 37- 4458 sayılı
Kanuna 198 inci maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki madde eklenmiştir.
“Madde
198/A – (1) Bu Kanunun 5/A maddesi uyarınca yetkilendirilmiş yükümlü statüsü
tanınan yükümlülerin gümrük vergileri, tahakkuk tarihini izleyen günden
itibaren ve teminat karşılığında bir aya kadar ertelenebilir. Bu durumda vergiler erteleme süresinin
bitiminden itibaren beş gün içerisinde ödenir.
(2)
Birinci fıkra uyarınca ödemesi ertelenen aynı yükümlüye ait birden fazla
beyannameye ilişkin vergilerin toplu olarak ödenecek olması halinde, bir aya kadarki
erteleme süresi vergilerin tahakkuk tarihinin içinde bulunduğu takvim ayının
bitimine kadar olan süredir.
(3)
Ödemesi ertelenen ve birinci fıkra uyarınca süresi içerisinde ödenen gümrük
vergileri ve sair vergiler için gecikme faizi veya tecil faizi aranmaz, bu
Kanunun 207 nci maddesinin birinci fıkrası hükümleri uygulanmaz.
(4) Bu maddede
belirtilen vergi ödenmesi için erteleme kolaylığından faydalanma koşulları,
ödeme ertelemesi kolaylığının askıya alınması, geri alınması veya iptali, bu
kolaylığa gümrük idaresince getirilmesi uygun görülen kısıtlamalar ve birinci
fıkra uyarınca verilecek teminatın şekli ve miktarı ile bu kolaylığın işleyiş
şekline ilişkin usul ve esaslar Yönetmelikle belirlenir.”
MADDE 38- 4458 sayılı
Kanunun 216 ncı maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Madde
216- 1. Gümrük vergileri ile bunların ödenmelerine bağlı olarak tahsil edilmiş
gecikme faizinin veya gecikme zammının geri verilmesinde geri verilecek tutar
üzerinden, geri vermeye konu fazla tahsilatın yükümlüden kaynaklanması
durumunda geri verme başvurusunun yapıldığı tarihten, diğer durumlarda ise
tahsilat tarihinden geri verme kararının yükümlüye tebliğ edildiği tarihe kadar
geçen süre için, aynı dönemde 6183 sayılı Kanuna göre belirlenen tecil faizi
oranında hesaplanan faiz ödenir.
2. Geri verme başvurularında, gümrük idaresine banka hesap numarasının
bildirilmesi zorunludur. Banka hesap numarası bildirilmemiş ise, banka hesap
numarasının idareye bildirileceği tarihe kadar geçecek süre için faiz işlemez.”
MADDE 39- 4458 sayılı
Kanunun 223 üncü maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"Bakanlık merkez ve yurtdışı ile taşra
teşkilatında resmi kıyafet giyecek personel, resmi kıyafetlerin ve bunlara
takılacak kokart, isim plaketleri ve diğer işaretlerin şekli ile yaptığı işin
mahiyeti gereği sivil olarak çalışması gereken personel yönetmelikle
belirlenir."
MADDE 40- 4458 sayılı Kanuna 230 uncu maddeden sonra gelmek üzere aşağıdaki
maddeler eklenmiştir.
“Madde 230/A- 1. Müşavirler ve gümrük müşavir yardımcıları, görevleri
sırasında veya görevleri sebebiyle işledikleri suçlardan dolayı fiillerinin
niteliğine göre Türk Ceza Kanununun kamu görevlilerine ait hükümleri uyarınca
cezalandırılır.
2. Müşavirlik mesleğinin onuruna aykırı fiil ve hareketlerde bulunanlarla
görevlerini yapmayan veya kusurlu olarak yapan ya da görevin gerektirdiği saygı
ve güvene uygun biçimde davranmayan müşavirler, gümrük müşavir yardımcıları ile
stajyerler hakkında, müşavirlik hizmetlerinin gereği gibi yürütülmesi amacıyla,
durumun niteliğine ve ağırlık derecesine göre aşağıda tanımlanan disiplin
cezaları verilir.
a) Uyarma; mesleğin icrasında daha dikkatli davranılması gerektiğinin
yazı ile bildirilmesidir.
b) Kınama; görevinde ve davranışında kusurlu sayıldığının yazı ile
bildirilmesidir.
c) Geçici olarak meslekî faaliyetten alıkoyma; meslekî sıfatı saklı
kalmak kaydıyla altı aydan az, bir yıldan çok olmamak üzere meslekî faaliyetten
alıkoymadır.
ç) Meslekten çıkarma; meslek izin/yetki belgesinin veya gümrük müşavir
yardımcılığı kimliğinin geri alınarak, mesleği icra etmesine izin verilmemesi
ve sicil kaydının silinmesidir.
3. Gümrüklerde uygulanan mevzuat hükümlerinin ve Bakanlık tarafından
belirlenen usul ve esasların yerine getirilmesinde gerekli özeni göstermemek
uyarma cezasına tabidir.
4. Kınama cezasını gerektiren fiil ve haller şunlardır:
a) Mesleki konularda yapılacak sözleşme hükümlerine riayet etmemek,
b) Mesleği icabı bilmesi gereken durumlarda yanlış veya yanıltıcı beyanda
bulunmak,
c) Görev sırasında kamu görevlilerine sözlü saldırıda bulunmak,
ç) Başka bir meslek mensubu ile sözleşmesi bulunan müşterilere, bilerek
iş önermek ve diğer meslek mensubu hakkında olumsuz yorumlarda bulunmak,
d) Kendisi, hizmetleri ve faaliyetleri hakkında gerçekdışı veya yanıltıcı
açıklamalarda bulunmak,
e) Kullanıcı/erişim kodu ve şifresini maiyetinde çalışan müşavir
yardımcısı ve stajyerlere kullandırmak,
f) Gümrük müşavirliği şirketinde ortaklığı varken aynı şekilde kurulmuş
ikinci bir gümrük müşavirliği şirketine ortak olmak,
g) Uyarma cezasını gerektiren fiilin, cezanın verildiği tarihten itibaren
iki yıl içinde tekrar işlenmesi.
5. Geçici olarak mesleki faaliyetten alıkoyma cezasını gerektiren fiil ve
haller şunlardır:
a) Meslek mensubu olmayanlar ile gümrük müşavirliği mesleğinin icra
edilmesini sağlayacak işbirliği ve ortak çalışma ortamı oluşturmak,
b) Gerekli tedbirleri almayarak kullanıcı/erişim kodu ve şifresinin
üçüncü kişiler tarafından kullanılmasını sağlamak,
c) Görev sırasında kamu görevlilerine fiili saldırıda bulunmak,
ç) Gümrük müşaviri ve müşavir yardımcısı olmayan şahısları gümrük
müşavirliği şirketine ortak yapmak,
d) Dolaylı temsilci sıfatıyla, meslek mensubu olmayan gerçek ve tüzel
kişilere tabi ve onların iş yerlerine bağlı olarak açık veya gizli hizmet akdi
ile çalışmak,
e) Kınama cezasını gerektiren fiilin, cezanın verildiği tarihten itibaren
iki yıl içinde tekrar işlenmesi.
6. Meslekten çıkarma cezasını gerektiren fiil ve haller şunlardır:
a) Yedi yıllık dönem içinde iki defa geçici olarak mesleki faaliyetten
alıkoyma cezası ile cezalandırıldıktan sonra bu cezayı gerektiren fiili yeniden
işlemek,
b) İzin belgesini, kullanıcı/erişim kodu ve şifresini bir başkasına
kiraya vermek veya izin belgesini, kullanıcı/erişim kodu ve şifresini devamlı
veya geçici olarak üçüncü kişilere kullandırmak,
c) Başka gümrük müşavirlerinin ad, unvan ve şifrelerini kullanarak
beyanname düzenlemek,
ç) Diğer müşavir ve/veya müşavir yardımcıları ile Bakanlık merkez ve
taşra personeli hakkında ilgili kuruluşlara asılsız ihbar veya şikâyette
bulunmak,
d) Affa uğramış, ertelenmiş, hükmün açıklanması geriye bırakılmış veya
paraya çevrilmiş olsa dahi Kanunun 227 nci maddesinin birinci fıkrasının (d)
bendinde sayılan suçlardan birinden hüküm giymek.
7. Yukarıda sayılan ve disiplin cezası verilmesini gerektiren fiil ve
hallere nitelik ve ağırlıkları itibariyle benzer eylemlerde bulunanlara da aynı
neviden disiplin cezaları verilir.
8. Gümrük müşavirleri ve gümrük müşavir yardımcıları, uyarma ve kınama
cezalarının verildiği tarihten itibaren beş yıl, geçici olarak mesleki
faaliyetten alıkoyma cezasının verildiği tarihten itibaren on yıl geçtikten
sonra Bakanlığa başvurarak, verilmiş olan cezaların sicil dosyasından
silinmesini isteyebilir. Başvurular Bakanlıkça değerlendirilerek
sonuçlandırılır. Meslekten çıkarma cezaları sicil dosyasından silinmez.
9. Disiplin Kurulları, önerilen cezayı kabul veya reddedebileceği gibi
bir alt disiplin cezasının uygulanmasına da karar verebilir.
10. Savunma alınmadan disiplin cezası verilemez. Yetkili disiplin
kurulunun on günden az olmamak üzere verdiği süre içinde savunma yapmayanlar,
savunma hakkından vazgeçmiş sayılır.
11. Disiplin cezaları, fiilin mevzuat hükümlerine aykırılığının gümrük
idarelerince tespit edildiği tarihten itibaren üç yıl, her halükarda fiilin
işlendiği tarihten itibaren beş yıl içinde verilmediği takdirde zamanaşımına
uğrar. Ancak, mevzuata aykırı işlem ve eylemlerin aynı zamanda bir adli
kovuşturma konusu olması halinde, bu aykırılık için Türk Ceza Kanununda
öngörülen zamanaşımı hükümlerine göre disiplin cezası verilir.
12. Uyarma ve kınama cezası yetkili gümrük ve ticaret bölge müdürü,
geçici olarak mesleki faaliyetten alıkoyma cezası Bakanlık Merkez Disiplin
Kurulu, meslekten çıkarma cezası Bakanlık Yüksek Disiplin Kurulu tarafından
verilir.
13. Disiplin cezaları verildiği tarihten itibaren hüküm ifade eder ve
derhal uygulanır.
14. Disiplin işlem ve kararına konu teşkil edecek bir eylemden dolayı
aynı zamanda ceza mahkemesinde dava açılmış olması disiplin soruşturması
açılmasını engellemez. Ceza mahkemesince mahkumiyet kararı verilmesi veya
verilmemesi halleri, ayrıca disiplin cezası verilmesini etkilemez.
15. Gümrük Kanununa ve gümrüklerde uygulanan mevzuat hükümlerine aykırı
hareketleri tespit edilen gümrük müşavirleri ve gümrük müşavir yardımcılarının
izin belgeleri gümrük ve ticaret başmüfettişleri, gümrük ve ticaret
müfettişleri, gümrük ve ticaret müfettiş yardımcıları ile gümrük ve ticaret
bölge müdürleri tarafından gerek görülmesi halinde tedbir mahiyetinde geçici
olarak alınır ve gümrüklerde iş takip etmelerine izin verilmez. Bu durum,
gerekçesi ile birlikte izin belgesinin alınmasını izleyen gün Bakanlığa
bildirilir. Bu yöndeki inceleme ve araştırma üç ay içerisinde tamamlanmadığı
takdirde, tedbir kendiliğinden kalkar. Bu şekilde izin belgeleri alınanlar
hakkında geçici mesleki faaliyetten alıkoyma cezası verilmesi halinde, tedbir
mahiyetinde izin belgelerinin alındığı süre, verilen cezadan mahsup edilir.
16. Mesleğe alınma şartlarından herhangi birini taşımadığının sonradan
anlaşılması veya mesleğin ifası sırasında bu şartlardan herhangi birinin
kaybedilmesi halinde, müşavir ve müşavir yardımcılığı izin belgeleri Bakanlık
tarafından iptal edilir.”
“Madde 230/B- 1. Gümrük müşavirliği ve gümrük müşavir yardımcılığı sınavı
açılmasına ilişkin işlemler Bakanlıkça yürütülür. Gümrük müşavirliği ve gümrük
müşavir yardımcılığı sınavları Bakanlıkça belirlenen usul ve esaslar
çerçevesinde yapılır. Kanunun 227 ve 228 inci maddelerinde belirtilen koşulları
sınavın açıldığı yılbaşında sağlamış olanlar, o yıl açılan gümrük müşavirliği
veya gümrük müşavir yardımcılığı sınavlarına müracaat edebilirler. Gümrük
müşavirliği ve gümrük müşavir yardımcılığı sınavlarına en fazla üçer kez
girilebilir.”
MADDE 41- 27/10/1999
tarihli ve 4458 sayılı Gümrük Kanununun 231 inci maddesine aşağıdaki fıkralar
eklenmiştir.
“3. Gümrük vergilerine ilişkin idari yaptırım
kararları ve bu kararlara yönelik itirazlar hakkında bu Kısım ve On ikinci
Kısım hükümleri uygulanır.
4. İdari para cezaları, yükümlüye tebliğ edildiği
tarihten itibaren on beş gün içinde ödenir.
5. Mülkiyetinin kamuya geçirilmesine karar verilen
eşyanın gümrük gözetiminde olmaması veya teslim edilmemesi halinde kaim değer
olarak eşyanın gümrüklenmiş değerinin kamuya geçirilmesine karar verilir.
6. Yargı mercileri tarafından iptal edilen genel
tebliğ ve genelgeler hariç olmak üzere, bir hükmün uygulanması hususunda gümrük
idaresinin genel tebliğ veya genelgede değişiklik yapmak suretiyle görüş
değiştirmesi veya gümrük idaresi tarafından yükümlüye yazılı olarak hatalı
izahat verilmiş olması halinde bu Kısım hükümlerine göre para cezası ve faiz
uygulanmaz.”
MADDE
42- 4458
sayılı Kanunun 234 üncü maddesinin birinci ve üçüncü fıkraları aşağıdaki
şekilde değiştirilmiştir.
“1. Serbest dolaşıma giriş rejimi veya kısmi
muafiyet suretiyle geçici ithalat rejimine tabi tutulan eşyaya ilişkin olarak
yapılan muayene, denetleme veya teslimden sonra kontrol sonucunda, alınması
gereken gümrük vergilerinin beyana göre hesaplanan gümrük vergilerinden fazla
olması halinde fark gümrük vergilerinin yanı sıra vergi farkının üç katı para
cezası alınır.”
“3. Yukarıda
belirtilen aykırılıkların gümrük idaresince tespit edilmesinden önce beyan
sahibince bildirilmesi durumunda ilgili fıkralara göre hesaplanan cezalar yüzde
on beş oranında uygulanır.”
MADDE 43- Aynı Kanunun 235 inci maddesinin birinci fıkrasına
aşağıdaki (e) bendi ve ikinci fıkrasına aşağıdaki (c) bendi eklenmiş; ikinci
fıkrasının (a) bendinde yer alan “gümrüklenmiş değerinin iki katı” ifadesi
“gümrüklenmiş değeri kadar” ve (b) bendinde yer alan “gümrüklenmiş değeri”
ifadesi “gümrüklenmiş değerinin onda biri” olarak ve beşinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve maddeye aşağıdaki altıncı
ve yedinci fıkralar eklenmiştir.
“e) (c) bendinde belirtilen eşyanın, Bakanlıkça
belirlenecek süre içerisinde, ithalinin uygun bulunduğuna ilişkin belge veya
bilginin düzenlenmesi veya ilgili kurum veya kuruluş tarafından
gerçekleştirilen denetimin olumlu sonuçlandığının bildirilmesi halinde, 241
inci maddenin birinci fıkrası uyarınca para cezası verilir.”
“c)
(b) bendinde belirtilen eşyanın, Bakanlıkça belirlenecek
süre içerisinde, ihracının uygun
bulunduğuna ilişkin belge veya bilginin düzenlenmesi veya ilgili kurum
veya kuruluş tarafından gerçekleştirilen denetimin olumlu sonuçlandığının
bildirilmesi halinde 241 inci maddenin
birinci fıkrası uyarınca para cezası verilir.”
“5. Türkiye
Gümrük Bölgesine getirilen ve transit rejimine konu edilen serbest dolaşımda
olmayan eşyanın yapılan kontrolü veya muayenesi sonucunda, beyan edilenden
belirgin bir şekilde farklı cinste olduğunun tahlil, teknik inceleme ve
araştırmaya gerek olmaksızın tespiti halinde;
a) Farklı çıkan eşyanın gümrük
vergileri toplamının beyan edilen eşyanın gümrük vergileri toplamından fazla
olması durumunda farklı çıkan eşyaya ilişkin gümrük vergilerinin iki katı idari
para cezası verilir.
b) Farklı çıkan eşyanın beyan
edilen eşyadan farklı şekilde, ithalinin lisansa, şarta, izne, kısıntıya veya
belli kuruluşların vereceği uygunluk veya yeterlilik belgesine tabi olması
durumunda eşyanın gümrüklenmiş değeri kadar para cezası verilir.”
“6.
Birinci ve ikinci fıkrada belirtilen aykırılıkların gümrük idaresince tespit
edilmesinden önce beyan sahibince bildirilmesi durumunda bu fıkralara göre
hesaplanan cezalar yüzde on beş oranında uygulanır.”
7.
34 üncü maddeye göre yapılan kontroller kapsamında; deniz ve hava nakil
vasıtaları kaptanları, pilotları, hizmetlileri veya mürettebatının beyanına
aykırı olarak üzerlerinde, eşyası arasında veya taşıma araçlarında ticari
miktar ve mahiyet arz etmeyen eşya bulunduğu takdirde beyan sahibine 241 nci
maddenin altıncı fıkrası hükmüne göre idari para cezası verilir. Eşyaya
el konulur ve mülkiyetinin kamuya geçirilmesine karar verilerek, 177 ila 180
inci madde hükümlerine göre tasfiyeye tabi tutulur.
MADDE 44- Aynı Kanunun 236
ncı maddesinin beşinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“5. Eşyanın gümrük antrepo
rejimine tabi tutulmasına ilişkin beyanının kontrolü veya muayenesi neticesinde
antrepo beyannamesinde beyan edilenden belirgin bir şekilde farklı cinste eşya
olduğunun tahlil, teknik inceleme ve araştırmaya gerek olmaksızın tespiti
halinde;
a) Farklı çıkan eşyanın gümrük
vergileri toplamının beyan edilen eşyanın gümrük vergileri toplamından fazla
olması durumunda farklı çıkan eşyaya ilişkin gümrük vergilerinin iki katı idari para cezası verilir.
b)
Farklı çıkan eşyanın beyan edilen eşyadan farklı şekilde, ithalinin lisansa,
şarta, izne, kısıntıya veya belli kuruluşların vereceği uygunluk veya
yeterlilik belgesine tabi olması durumunda eşyanın gümrüklenmiş değeri kadar
para cezası verilir.”
MADDE 45- Aynı Kanunun 238
inci maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesinden sonra gelmek üzere
aşağıdaki cümle eklenmiş ve üçüncü cümlesinde yer alan “Bu” ifadesi “Her iki durumda” olarak değiştirilmiştir.
“Tam muafiyet suretiyle geçici olarak ithal edilen özel kullanıma
mahsus taşıtlar hariç olmak üzere, geçici ithalat rejimi kapsamında ithal
edilen eşyanın süresi içerisinde gümrükçe onaylanmış başka bir işlem veya
kullanıma tabi tutulmaması durumunda ithal eşyasının tahsis yeri, tahsis amacı
ve giriş ayniyetine uygun olarak bulunduğunun tespiti halinde gümrük vergileri
tutarının iki katı para cezası verilir.”
MADDE 46-
4458 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiş
ve geçici 6 ncı madde yürürlükten kaldırılmıştır.
“Geçici
Madde 9- 1. Bu Kanunun geçici 6 ncı maddesi uyarınca yapılan gümrük müşavirliği
ve gümrük müşavir yardımcılığı sınavları, Kanunun 230/B maddesi hükmüne göre
yapılacak sınavlarda göz önüne alınır.
2.
Bu Kanunun geçici 6 ncı maddesi uyarınca verilen disiplin cezaları, Kanunun
230/A maddesi uyarınca verilecek disiplin cezalarının uygulanmasında esas
alınır.
3.
Bu Kanunun yürürlüğe girmesinden önce işlenen suçlar nedeniyle disiplin cezası
önerilen ve Yüksek Disiplin Kurulu ile Merkez Disiplin Kurulu gündeminde
bulunan dosyalar 3 ay içinde 4458 sayılı
Kanunun bu Kanun ile yürürlükten kaldırılan geçici 6 ncı maddesinin mülga
hükümleri gereğince karara bağlanır. Bu Kanunun yürürlüğe girmesinden önce işlenen
suçlar hakkında 4458 sayılı Kanunun bu Kanun ile yürürlükten kaldırılan geçici
6 ncı maddesinin mülga hükümleri gereğince işlem yapılır.”
MADDE 47– 5/11/2008
tarihli ve 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanununun 2 nci maddesinin üçüncü
fıkrasında yer alan “Dışişleri Bakanlığı,” ibaresinden sonra gelmek üzere
“Gümrük ve Ticaret Bakanlığı,” ibaresi eklenmiştir.
MADDE
48- 640 sayılı Kanun Hükmünde
Kararnamenin 16 ncı maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 16- (1) Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı; Başkan ve Başkan Yardımcıları
ile Gümrük ve Ticaret Müfettişlerinden oluşur. Başkanın atanmasında ve Başkan
Yardımcılarının görevlendirilmelerinde fiilen on yıldan fazla Gümrük ve Ticaret
Müfettişliği yapmış olma şartı aranır. Başkan Yardımcıları, Bakan
tarafından görevlendirilir.
(2) Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı, Bakanın emri veya onayı
üzerine aşağıdaki görevleri yapar:
a) Bakanlık teşkilatı ile Bakanlığa bağlı ve ilgili kuruluşların
her türlü faaliyet ve işlemleriyle ilgili olarak teftiş, inceleme ve soruşturma
yapmak.
b) Bakanlık teşkilatı ile Bakanlığın bağlı ve ilgili
kuruluşlarının denetimi altındaki her türlü kişi veya kuruluşun hesap, işlem,
faaliyet ve varlıkları ile ilgili olarak Bakanlığın görev ve yetkileri
çerçevesinde teftiş, inceleme ve soruşturma yapmak.
c) Ticari işletmelerde gümrük
ve dış ticaret mevzuatı uygulamalarını, ticari kayıt ve belgeleri incelemek,
denetlemek, soruşturmak ve sonradan kontrole tabi tutmak.
ç) Yetkilendirilmiş gümrük müşavirleri ve gümrük müşavirlerinin
her türlü faaliyet ve işlemlerini incelemek, denetlemek ve soruşturmak.
d) Bakanlığa verilen görevler
çerçevesinde, tüketicinin sağlık ve güvenliği ile ekonomik çıkarlarını korumak
amacıyla inceleme ve soruşturma yapmak; ticaret şirketlerinin, umumi mağazaların, lisanslı depoculuk tazmin fonunun, lisanslı
depo işletmelerinin ve işleticilerinin, yetkili sınıflandırıcıların, kooperatif ve üst kuruluşlarının, yaş sebze ve
meyve toptancı hâllerinin, ticaret odaları, sanayi
odaları, ticaret ve sanayi odaları, deniz ticaret odaları, borsalar ve Türkiye
Odalar ve Borsalar Birliği ile bunların bağlı ve ilgili kuruluşlarının, esnaf ve sanatkârlar odaları, birlikleri, federasyonları ve Türkiye Esnaf
ve Sanatkârları Konfederasyonu ile bunların bağlı ve ilgili kuruluşlarının, ticaret sicili müdürlükleri ve esnaf
ve sanatkâr sicil müdürlüklerinin hesap, işlem, faaliyet ve varlıkları ile
ilgili olarak Bakanlığa verilen görevler çerçevesinde teftiş, inceleme
ve soruşturma yapmak.
e) Bakanlığın amaçlarının daha iyi gerçekleştirilmesini ve
mevzuata, plan ve programa uygun çalışılmasını sağlamak üzere gerekli
teklifleri hazırlamak ve Bakana sunmak.
f) Mevzuatın uygulanmasında görülen aksaklıklar hakkında görüş ve
önerilerini bir rapor halinde Bakana sunmak.
g) Çeşitli kanun, tüzük, karar ve yönetmeliklerin Bakanlığa ve Gümrük
ve Ticaret Müfettişlerine tanıdığı teftiş, inceleme, araştırma ve soruşturma
yetkilerini kullanmak.
ğ) Bakan tarafından verilen benzeri görevleri yapmak.
(3) Gümrük ve Ticaret Müfettişleri, gümrük bölgesi içinde bulunan
bütün nakil vasıtalarını, bunların yük ve eşyasını, personel ve yolcularını
muayene etmeye, Bakanlığın denetimine tabi gümrük ambar, antrepoları ve serbest
bölgelerdeki mevcut mallar ile bunların kayıtlarını incelemeye, teftiş etmeye
ve gerektiğinde Bakanlık ve Hazinenin haklarını koruyacak tedbirler alınmasını
sağlayıcı önerilerde bulunmaya, acil ve gecikmesinde sakınca bulunan hallerde
Bakanlık ve Hazinenin haklarını koruyacak tedbirler almaya yetkilidir.
(4) Denetime tabi olan gerçek ve tüzel kişiler, gizli dahi olsa
bütün belge, defter ve bilgiler ile elektronik kayıtlarını ibraz etmek, para ve
para hükmündeki evrakı ve ayniyatı ilk talep halinde Gümrük ve Ticaret
Müfettişlerine göstermek, Gümrük ve Ticaret Müfettişlerinin saymasına ve
incelemesine yardımcı olmak zorundadır. Gümrük ve Ticaret Müfettişleri,
görevleri sırasında bankalar, tüm resmî daire, kurum, kuruluş ve kamuya yararlı
derneklerle, gerçek ve tüzel kişilerden gerekli yardım, bilgi, evrak, kayıt ve
belgeleri istemeye yetkilidir. Bu isteğin yerine getirilmesi zorunludur.
(5) Gümrük ve Ticaret Müfettişleri tarafından düzenlenen raporlar,
öncelikle Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı bünyesinde oluşturulan Rapor
Değerlendirme Komisyonlarına sunulur; Komisyonların yaptığı değerlendirme
sonucunda hazırlanan rapor dikkate alınarak işlem yapılır. Değerlendirme
Komisyonlarının teşekkülü ile çalışma usul ve esasları yönetmelikle düzenlenir.
(6) Gümrük ve Ticaret Müfettiş Yardımcılarının mesleğe alınmaları,
yetiştirilmeleri, yeterlik sınavları, Gümrük ve Ticaret Müfettişlerinin görev,
yetki ve sorumlulukları ile Başkanlığın çalışma usul ve esasları yönetmelikle
düzenlenir.
(7)
Bakan, bu maddede belirtilen yetkilerini alt kademelere devredebilir.”
MADDE 49- 640 sayılı Kanun Hükmünde
Kararnamenin 18 inci maddesinin beşinci fıkrasında yer alan “idarî yargı
mercilerinde Bakanlık adına dava açabilir, Bakanlığa karşı açılan idarî
davalarda Bakanlığı temsil edebilir,” ibaresi, “idari ve adli yargı
mercilerinde Bakanlık adına dava açabilir, icra takibi başlatabilir, Bakanlığa
karşı açılan adli ve idarî davalar ile icra takiplerinde Bakanlığı temsil
edebilir,” şeklinde
değiştirilmiş ve maddeye aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
“(6)
Bakanlık merkez ve taşra teşkilatında, Bakanlık hizmetlerinin sunumu sırasında
veya bu görevlerden dolayı personele karşı işlenen suçlar sebebiyle açılan ceza
davalarında personelin talebi üzerine Bakanlıkça hukukî yardım yapılır.
Bakanlık hukuk müşavirleri ve avukatları, ayrıca vekâletname ibraz etmeksizin
ilgili personeli vekil sıfatı ile temsil eder. Bu yardımın usul ve esasları
Bakanlıkça belirlenir.”
MADDE 50 - 640 sayılı
Kanun Hükmünde Kararnameye 37
nci maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki 37/B ve 37/C maddeleri
eklenmiştir.
“Bilişim Uzmanlığı
MADDE 37/B- (1) Bakanlık merkez teşkilatında Bilişim
Uzmanı ile Bilişim Uzman Yardımcısı istihdam edilir.
(2) Bilişim
Uzmanları; en az dört yıllık lisans eğitimi veren ve yönetmelikle
belirlenen fakülte veya yüksekokullar ile bunlara denkliği Yükseköğretim
Kurulunca onaylanan yabancı fakülte veya yüksekokullardan mezun olanlar arasından yapılan yarışma
sınavı sonucuna göre mesleğe Bilişim Uzman Yardımcısı olarak atanırlar.
(3) Bunlar en az üç yıl
çalışmak kaydıyla yeterlik sınavına girmeye hak kazanırlar. Yapılacak yeterlik
sınavında başarılı olanlar, durumlarına uygun Bilişim Uzmanı kadrolarına atanırlar.
(4) Bilişim Uzmanı ile Bilişim
Uzman Yardımcılarının mesleğe
alınmaları, yarışma sınavları, yetiştirilmeleri, yeterlik sınavları, görev,
yetki ve sorumlulukları ile çalışma usul ve esasları yönetmelikle düzenlenir.”
“Yer Değiştirme
MADDE 37/C - (1) Gümrük ve Ticaret Bakanlığı taşra
teşkilatında görev yapan personelden, yer değiştirme suretiyle atamaya tabi
olacaklar, Bakanlıkça belirlenecek temel ilkeler, özür grupları, hizmet
süreleri, hizmet bölgeleri ve diğer hususlar yönetmelikle düzenlenir.”
MADDE 51 - 640 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye aşağıdaki geçici eklenmiştir.
“GEÇİCİ MADDE 8 – (1) a) Bilgi İşlem Dairesi
Başkanlığında görev yapan Gümrük ve Ticaret Uzman Yardımcısı, Bilişim Uzman
Yardımcılığına; Gümrük ve Ticaret Uzmanı, Bilişim Uzmanlığına herhangi bir
işleme gerek kalmaksızın atanmış sayılır.
b) Gümrük ve Ticaret Bakanlığı merkez ve taşra
teşkilatında Mühendis, Çözümleyici, Programcı, İstatistikçi, Fizikçi,
Matematikçi, Sözleşmeli Bilişim Personeli kadro ve pozisyonlarında görev
yapanlardan (657 sayılı Devlet Memurları
Kanununun 4/B maddesine göre istihdam edilenler dahil) 4 yıllık fakülte
veya yüksekokul mezunlarından bölüm şartı aranmaksızın Bakanlıkça en fazla üç
kez açılacak sınavlardan birinde başarılı olan ve son 3 yıl içinde YDS’den (C)
seviyesinde belge alanlardan;
1) 3 yıldan az hizmeti olanlar Bilişim Uzman
Yardımcısı kadrosuna,
2) 3 yıldan fazla hizmeti olanlar Bilişim Uzmanı kadrosuna atanırlar.”
MADDE 52– 640 sayılı
Kanun Hükmünde Kararnameye aşağıdaki ek madde eklenmiştir.
“EK MADDE 2 – (1) Ekli listede yer
alan kadrolar ihdas edilerek 13/12/1983 tarihli ve 190 sayılı Genel Kadro ve
Usulü Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin eki (I) sayılı cetvelin Gümrük ve
Ticaret Bakanlığına ait bölümüne eklenmiştir.
(2) 190 sayılı
Kanun Hükmünde Kararnamenin ek 7 nci maddesi ve merkezi yönetim bütçe kanunları
kapsamında yapılacak atamalar dışında, merkezi yönetim bütçe kanunlarında yer
alan kısıtlamalara tabi olmaksızın, toplam 400 adedi geçmemek üzere Bakanlık
tarafından belirlenecek boş kadrolara atama yapılabilir.”
MADDE 53 - 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun;
a) 36 ncı maddesinin (A) bendinin 11) numaralı alt
bendine “Gümrük ve Ticaret Uzman Yardımcıları,” ibaresinden sonra gelmek üzere
“Bilişim Uzman Yardımcıları,” ibaresi ve aynı bende “Gümrük ve Ticaret
Uzmanlığına,” ibaresinden sonra gelmek üzere “Bilişim Uzmanlığına” ibaresi
eklenmiştir.
b) 152 nci maddesinin “II- Tazminatlar” kısmının “A-
Özel Hizmet Tazminatı” bölümünün (ğ) bendine “Gümrük ve Ticaret Uzmanları,”
ibaresinden sonra gelmek üzere “Bilişim Uzmanları,” ibaresi eklenmiştir.
c) Eki (I) sayılı Ek Gösterge Cetvelinin “I- Genel
İdare Hizmetleri Sınıfı” bölümünün (g) bendine “Gümrük ve Ticaret Uzmanları,”
ibaresinden sonra gelmek üzere “Bilişim Uzmanları,” ibaresi,
ç)
Eki II sayılı Ek Gösterge Cetvelinin;
“4-Başbakanlık
ve Bakanlıklarda” bölümünde yer alan, “Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Bölge Müdür
Yardımcısı” ibaresinden sonra gelmek üzere “Gümrük Müdürü, Gümrük Muhafaza Kaçakçılık,
İstihbarat Müdürü, Tasfiye İşletme Müdürü, Personel Müdürü, Laboratuvar Müdürü”
ibaresi eklenmiştir.
MADDE 54- Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
MADDE 55- Bu Kanun hükümlerini
Bakanlar Kurulu yürütür.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder