Kredi kartları ile alış veriş ülkemizde çok yaygın bir şekilde kullanılıyor. Birçok işyeri kredi kartı ve POS makineleri aracılığıyla satışlarını gerçekleştirmektedir. Taksitli ödeme seçeneği ve para taşıma gerekliliğini ortadan kaldırması tüketiciler taksit imkanı ve para taşıma gerekliliğini ortadan kaldırması nedeniyle tercih etmektedir. İşletmelerde satışlarını arttırmak ve tahsilat riskini azaltmak için kredi kartı kullanımına yönelmektedir.
Vergi idaresi de kredi kartı kullanımının kayıt dışı satışların önüne geçmek için yaygınlaşmasını istemektedir. Çünkü kredi kartıyla yapılan satışlar sonucunda ilgili mükellefin hâsılatı Gelir İdaresi Başkanlığı kredi kartıyla yapılan işlemleri KDV 1 beyannamesinde Kredi Kartı ile Tahsil Edilen Teslim ve Hizmetlerin KDV Dahil Kısmını Teşkil Eden Bedel bölümünde matrahla uygun olup olmadığını tespit etmektedir. Matrahı uymayan mükelleflerden önce izahat istemekte izahatı yeterli görülmeyenleri ise incelemeye tabi tutmaktadır.
Asıl problem taksitli satışlarda…...
Kredi kartıyla yapılan işlemlerde en çok karşılaşılan problemlerden biri, taksit bedelinin sonradan kredi kartıyla tahsil edilmesidir. Buna karşılık vergi dairesi kredi kartı aracılığı ile yapılan taksit ödemelerini sanki başka bir mal satışına ilişkinmiş gibi değerlendirilebilmektedir.
Bu durumda ispat mükellefe ait olmaktadır. Bunun için yapılması gereken yapılan tahsilâtın, daha önceden satışı yapılmış ve faturası kesilmiş olmalıdır.
Bu durumda ispat mükellefe ait olmaktadır. Bunun için yapılması gereken yapılan tahsilâtın, daha önceden satışı yapılmış ve faturası kesilmiş olmalıdır.
Yeterli mi? Elbette değil….Mükellef, kredi kartı slipleri ile düzenleyeceği tahsilât makbuzunu ilişkilendirerek tahsilât makbuzuna, yapılan tahsilâtın hangi faturaya ait olduğunu, kaçıncı taksit ödemesi olduğunu (vb. bilgileri…) yazmalı ve vergi dairesi tarafından kredi kartıyla yapılan tahsilâtın içeriği sorulduğunda bu belgeleri sunmalıdır..
Diğer bir özellik arz eden durum da mal bedeli kredi kartıyla tahsil edilmekte fakat satılan mallar birkaç ay sonra teslim edilmektedir. Böyle durum mal tesliminden önce kredi kartından tahsil ettiği bedel, avans niteliğindedir.Avanslı işlemlerde faturanın düzenlenmesine gerek bulunmamaktadır. Bu nedenle mükellef avans karşılığı yaptığı tahsilâta ilişkin olarak, kredi kartı slipleri ile tahsilât makbuzunu ilişkilendirmeli (hatta sipariş fişini de eklemelidir); kredi kartından tahsil edilen bedelin, avans niteliğinde olduğu ve malın daha sonra teslim edileceği tahsilât makbuzuna veya sipariş fişinde de belirtilmelidir.
Tereddüde düşülen diğer bir konu malı sattığı kişi ile mal bedelini tahsil ettiği kredi kartının hamilinin farklı kişiler olmasıdır. Fatura, satılan mal veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı tutarı göstermek üzere satıcı tarafından düzenlenen bir vesikadır. Dolayısı ile fatura bedelinin kim tarafından ödendiğinin vergi kanunları açısından bir önemi yoktur. Önemli olan vergisel ödevlerin yerine getirilip getirilmediğidir.
Kartı sahibi kim olursa olsun, fatura her zaman mal ve hizmeti alan kişi adına kesilmesi en doğru olanıdır. . Ancak, böyle bir kredi kartı kullanımında dahi başkasının kredi kartını kullanarak yapılan ödemenin, bir başkasına satılan mal bedeliyle ilgili olduğunun ispatı istenebilir. Bu durumda fatura, tahsilât makbuzu veya sipariş fişi üzerine ödemenin hangi kredi kartından yapıldığının belirtilmesi yararlı olacaktır.
Emir ES
SMMM
Emir ES
SMMM
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder