24 Ağustos 2016 Çarşamba

GENEL KURUL KARARLARININ İPTALİ/HER BİR YÖNETİM KURULU ÜYESİ İÇİN YETERLİ OY NİSABININ AYRI AYRI DEĞERLENDİRİLMESİ

ÖZET : Dava, davalı anonim şirketin olağan genel kurul toplantısında alınan kararın iptali istemine ilişkindir. Dava konusu genel kurulda tüm yönetim kurulu üyelerinin rekabet yasağının kaldırıldığı anlaşılmaktadır. Bu karar sırf yönetim kurulu üyelerinden biri ile ilgili olmadığına göre, oy yoksunluğu halinin yalnızca anılan yönetim kurulu üyesi yönünden aranması gerektiği yönündeki değerlendirme isabetsizdir. Her bir yönetim kurulu üyesi yönünden şirketle rekabet yasağının kaldırılması kararının yeterli nisapla alınıp alınmadığının belirlenmesi gerekir. Bu durumda, bir yönetim kurulu üyesi kendisi ile ilgili kararın alınmasında oy hakkından yoksun ise de, bu halde diğer yönetim kurulu üyesi ile ilgili oylamaya katılabilir. Her bir yönetim kurulu üyesinin rekabet yasağının kaldırılması oylamasında yeterli oy nisabının sağlanıp sağlanmadığı ayrı ayrı değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir.
DAVA : Taraflar arasında görülen davada İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nce verilen 10.07.2013 tarih ve 2012/1650-2013/378 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: KARAR : Asıl davada davacı vekili, davalışirketin hissedarlarının, müvekkili Ş. Z. ile birlikte ağabeyi İ. Z., annesi Ş. Z., M. B., B. B. ve Z... Kim. Md. İth. İhr. A.Ş. olduğunu, aldıkları duyumlara göre şirket işlerini yöneten İ. Z.'nin bazışirketler kurduğunu ve bu şirketlerde ticari faaliyete başladığını ve kişisel menfaatlerini ön planda tuttuğunu, rekabet yasağının kaldırılması talep edilerek şirket faaliyetinin başka şirketlere kaydırılmasına çalışıldığını ileri sürerek, 15.10.2012 tarihli olağan genel kurul toplantısındaki 9. maddesi ile alınan rekabet yasağının kaldırılmasına ilişkin kararın iptalini talep ve dava etmiş, birleşen davada ise, şirketin kötü yönetildiğinden şirket ve ortakların ciddi zarara uğradığını, şirketin yönetim kurulu, genel kurul kararı almaksızın tüm malvarlıklarını bankaya rehin verdiğini, yönetim kurulunun dikkat ve özen göstermeksizin şirketi yönetmesi nedeniyle şirketin her yıl biraz daha battığını, şirket borçlarının şirket sermayesi ile eşit duruma geldiğini ileri sürerek, şirkete kayyım atanmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, alınan kararların hukuka uygun olduğunu, müvekkili şirketin borca batık olduğu iddiasının doğru olmadığını savunarak, asıl ve birleşen davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, ihtilâf konusu genel kurul toplantısında toplam 150.000.000 pay temsil edilmiş olup, oy kullananlar arasında yer alan İ. Z.'nin 39.062.498 pay sahibi olduğu, İ. Z.'yi ilgilendirdiği için gündemin 9. maddesindeki hususlarda, bu kişinin TTK'nın 436/1. maddesi uyarınca oy kullanmaması gerektiği, bu sebeple, dava konusu toplantıda kullanılan toplam 150.000.000 paydan, 39.062.498 adet oyun hesaplamada dikkate alınmayacağı, 9. maddenin oylamasında, pay sahiplerinden, Z... Kim. Mad. İth. İhr. Depoculuk A.Ş'nin 45.000.000 payı ile davacıların 65.937.500 payı dikkate alındığında, yönetim kurulu üyelerinin şirketle işlem yapma ve rekabette bulunma önerisinin, 65.937.500 red oyuna karşılık, 45.000.001 kabul oyu alarak reddedilmiş olması gerekirken, oy hakkıolmayan yönetim kurulu üyesinin kabul oyu dikkate alınarak, kanuna aykırışekilde 84.062.499 adet kabul oyu kullanıldığı belirtilerek, gündemin 9. maddesinin kabul edildiğinden bahsedildiği, oysa, gündemin 9. maddesinde yer alan bu kararın alınabilmesi için gerekli olan nisabın oluşmadığı, bu nedenle iptal isteminin yerinde olduğu, birleşen davada ise, her ne kadar davacı taraf şirketin kötü yönetildiği, sürekli zarar ettiği, yönetim kurulunun gerekli dikkat ve özeni göstermeksizin şirketi yönettiği iddiası ile kayyım atanmasını talep etmiş ise de, davacı tarafın iddialarının yönetim kurulunun kişisel sorumluluklarını gerektirmekte olup, kanunda belirtilmiş olan kayyım atanması için gerekli koşulların bu davada oluşmadığı gerekçesiyle, asıl davanın kabulüne, birleşen davanın ise reddine karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, davalı anonim şirketin 15.10.2012 tarihli olağan genel kurul toplantısında alınan kararın iptali istemine ilişkindir. Davacı, davalışirketin 15.10.2012 tarihli olağan genel kurul toplantısında gündemin 9. maddesinde alınan rekabet yasağının kaldırılmasına ilişkin kararın iptalini talep ve dava etmiş olup mahkemece yukarıda yazılı gerekçeyle dava konusu genel kurul kararının iptaline karar verilmiştir. Ancak, dava konusu genel kurulda gündemin 9. maddesinde alınan kararla tüm yönetim kurulu üyelerinin rekabet yasağının kaldırıldığı anlaşılmaktadır. Bu karar sırf yönetim kurulu üyesi İ. Z. ile ilgili olmadığına göre, mahkemenin, toplantı gündeminin doğrudan yalnızca yönetim kurulu üyesi İ. Z.'yi ilgilendirdiği ve oy yoksunluğu halinin yalnızca anılan yönetim kurulu üyesi yönünden aranması gerektiği yönündeki değerlendirmesi isabetli değildir. Yönetim kurulu üyelerinin tamamı yönünden yapılan oylamada 6102 Sayılı YTTK'nın 436/1. maddesi uyarınca kendileri ile ilgili rekabet yasağının kaldırılması oylamasında, anılan yetkinin verilmesine ilişkin karar ortak ile şirket arasında şahsi bir işe ilişkin olduğundan, oy yoksunluğu halinin uygulanması ve tüm yönetim kurulu üyelerinin rekabet yasağının kaldırılmasına karar verildiğine göre, her bir yönetim kurulu üyesi yönünden şirketle rekabet yasağının kaldırılması kararının yeterli nisapla alınıp alınmadığının belirlenmesi gerekir. Bu durumda, bir yönetim kurulu üyesi kendisi ile ilgili kararın alınmasında oy hakkından yoksun ise de, bu halde diğer yönetim kurulu üyesi ile ilgili oylamaya katılabilir. Ayrıca somut uyuşmazlıkta, yönetim kurulu üyesi İ. Z.'ye izin verilmesi oylamasında, kendisi, annesi Ş. H. Z. ve kız kardeşi davacıŞ. Z.'nin oy yoksunu oldukları halde oy kullandıkları anlaşılmaktadır. Bu itibarla mahkemece, anılan hususlar göz önüne alınmak suretiyle her bir yönetim kurulu üyesinin rekabet yasağının kaldırılması oylamasında yeterli oy nisabının sağlanıp sağlanmadığı ayrı ayrı değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılışekilde karar verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalıyararına bozulmasına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 12.05.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder