ÖZET : TTK.nun 381 nci maddesi uyarınca, genel kurul toplantısına katılmış olan bir
paydaşın genel kurul kararının iptalini dava edebilmesi için, red kullanması,
ayrıca karara muhalif olduğunu belirterek bu muhalefetini zapta geçirtmesi
gereklidir. Paydaşın karar hakkında sadece red oyu kullanması ve bu hususun
tutanakta belirtilmesi, karara muhalif kalınarak bu hususun zapta geçirtilmesi
anlamına gelmez. Zira, karşı oy kullanılmasına rağmen, çoğunlukla alınan
kararla ilgili muhalefet şerhinin tutanağı geçirilmemesi halinde iptal davası
açılamaz.
DAVA : Taraflar arasında
görülen davada Kadıköy Asliye 1.Ticaret Mahkemesi'nce verilen 29.04.2004 tarih
ve 2002/387 - 2004/376 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı Tetaş
vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği
anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Ata Durak tarafından
düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar,
duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği
görüşülüp, düşünüldü:
KARAR :
Davacılardan Vehbi Mutlu Geldi vekili bu davada, ortağı bulunduğu
davalışirketin 20.03.2002 tarihli genel kurul toplantısına, yetkisi olmayan
kişilerin katıldığını, oylamaların usulsüz yapıldığını, kar dağıtımı kararının
gerek şekil gerekse içerik bakımından hukuka aykırı olduğun ileri sürerek, kar
dağıtım kararının ve genel kurulun iptalini; davacı TETAŞ vekili ise birleşen
davada, ortağıbulunduğu davalışirket ile Enerji ve Tabii kaynaklar Bakanlığı ve
Mülga TEK Genel Müdürlüğü arasında imzalanan sözleşmeler uyarınca davalışirkete
İstanbul İli Anadolu Yakasında elektrik dağıtım ve ticareti için görev verilip
işletme haklarının devredildiğini, daha sonra 15.04.2002 tarihli Bakanlar
Kurulu Kararıile bu görev verme ve işletme haklarına ilişkin kararnamelerin
yürürlükten kaldırıldığını, bu sözleşmeler uyarınca henüz 2000 ve 2001 yılı
mahsuplaşmalarının gerçekleşmediğini, dolayısıyla davalışirketin anılan yıllara
ilişkin elde ettiği karın ortaya çıkmadığını ve henüz şirket aktifine intikal
etmemiş bu karın bir kısmının temettü olarak ortaklara dağıtılmasının da mümkün
olmadığını ileri sürerek, davalışirketin 2001 yılı kar paylarının hissedarlara
dağıtılmasına ilişkin 20.03.2002 tarihli genel kurul kararının iptalini talep
ve dava etmiştir. Davalı vekili, dava konusu
genel kurul toplantısının bakanlık komiserinin gözetiminde usul ve yasaya uygun
olarak yapıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi
raporuna dayanılarak, bakanlık komiserinin huzurunda yapılıp onun tarafından
imzalanan ve sahteliği ileri sürülmeyen toplantı tutanağı ile hazır bulunanlar
listesine göre TTK.nun 361/son maddesi uyarınca toplantı ve karar yeter
sayısının oluşmadığı ve kararların yoklukla malul olduğu yönündeki iddianın
yerinde olmadığı, birleşen davada davacının beyan ettiği mahsupların,
davalışirket açısından kar-zarar çizelgesi ve bilançoda gider olarak yer alması
gereken ve bu suretle şirketin brüt karını indirecek kalemler olduğu,
dolayısıyla davacının öncelikle bu hesapların gerçeği yansıtmadığını iddia edip
kararlara muhalif kalması gerektiği, oysa somut olayda davacının kar ve zarar
hesapları ile bilançoya olumlu oy kullandığı, bilanço ile kar ve zarar
hesapları kesinleştikten sonra kar dağıtımı kararının iptalinin istenemeyeceği,
kaldı ki kar dağıtımına ilişkin dava konusu kararda anasözleşme ve iyiniyet
kurallarına aykırı bir yön bulunmadığı gerekçesiyle asıl ve birleşen davanın
REDDİNE karar verilmiştir. Kararı, davacı TETAŞ vekili temyiz etmiştir. Dava, davalı A.Ş. genel kurul kararının
iptali istemine ilişkindir. TTK.nun 381 nci maddesi uyarınca, genel kurul
toplantısına katılmış olan bir paydaşın genel kurul kararının iptali istemine
ilişkindir. TTK.nun 381 nci maddesi uyarınca, genel kurul toplantısına katılmış
olan bir paydaşın genel kurul kararının iptalini dava edebilmesi için, red
kullanması, ayrıca karara muhalif olduğunu belirterek bu muhalefetini zapta
geçirtmesi gereklidir. Paydaşın karar hakkında sadece red oyu kullanması ve bu
hususun tutanakta belirtilmesi, karara muhalif kalınarak bu hususun zapta
geçirtilmesi anlamına gelmez. Zira, karşı oy kullanılmasına rağmen, çoğunlukla
alınan kararla ilgili muhalefet şerhinin tutanağıgeçirilmemesi halinde iptal
davası açılamaz. Dairemizin yerleşmiş uygulaması da bu yöndedir. ( 30.01.1971,
70/3231 Esas, 71/690 Karar ( RKD 1971,S.3/4,S.118 ), 12.12.1977, 77/4669 Esas,
77/5531 Karar. ( Batider, C.IX, S.3, S.863 ) )
Bu durum karşısında mahkemece, davalı TETAŞ temsilcisi tarafından iptali
istenen 20.03.2002 tarihli genel kurul toplantısının 2001 yılı kar paylarının
hissedarlara dağıtılmasına ilişkin kararına karşı sadece red oyu kullanıldığı,
ayrıca karara muhalif olduğunun zapta geçirtilmediği gerekçesiyle davanın
REDDİNE karar vermek gerekirken, yazılı gerekçelerle hüküm kurulması doğru
değilse de, sonucu itibariyle doğru olan kararın onanması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı TETAŞ
vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile kararın
ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 4.20 YTL temyiz ilam harcının temyiz edenden
alınmasına, 23.01.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder