ÖZET: Aracını noterde başkasına satan eski malikin ,aracın KTK ZMMS sigortacısına 15 gün içinde durumu bildirilmez ise (2918 sayılı KTK 94) ,meydana gelen trafik kazasında 3.kişilerin zararını ödeyen zorunlu trafik sigortacısının ZMMS sigortalısı olan eski malikden ödediğini rücuen isteyebileceği… kaza tarihinde malik-işleten olup olmamasının hir öneminin olmadığı, sigorta poliçesinin tarafı olarak davacının poliçeden kaynaklanan sorumluluğunun kaza tarihinde devam ettiği
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı vekili, 16.05.2010 tarihinde gerçekleşen trafik kazası nedeniyle aracın zorunlu trafik sigorta şirketi olan davalı tarafından hak sahibine yapılan ödemenin rücuen tahsili için müvekkili hakkında icra takibi başlatıldığını, takibin kesinleştiğini, müvekkilinin kazaya karışan.....plakalı aracı 10.05.2010 tarihinde noter kanalı ile ....'a sattığını, müvekkilinin kaza tarihinde işleten sıfatının bulunmadığını, alacaklı sigorta şirketinin kötü niyetli olarak takibe devam ettiğini beyanla müvekkilinin davalı sigortaya borcu bulunmadığının tespiti ile kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, aracın zorunlu trafik sigorta poliçesinde sigortalının davacı olduğunu, sigortalı davacının ödeme emrine itiraz etmediğini ve takibin kesinleştiğini,..... Plakalı aracın 10.05.2010 tarihinde karıştığı kazada araç sürücüsü ....'un asli kusurlu ve alkollü olduğunun tespit edildiğini, kazadan önce davacı tarafından araç devredilmiş olsa bile poliçenin tarafı olarak davacının rücu talebinden sorumlu olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüne, kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklı olarak zorunlu trafik sigortası tarafından ödenerek sigortalısından icra yolu ile rücuen tahsil edilen miktar yönünden borçlu bulunmadığının tespitine ilişkindir.
Sigortacı 2918 sayılı Karayolları Trafik Yasasının 95/2. maddesi ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının B-4. Maddesi gereğince tazminat yükümlülüğünün azaltılması veya kaldırılmasına ilişkin halleri üçüncü kişilere karşı ileri süremeyeceğinden zarar görene ödeme yaptıktan sonra sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre kendi sigorta ettirenine rücu edebilir.
Aynı Yasanın 94.maddesinde de; “Sigortalı aracı işletenlerin değişmesi halinde, devreden kişi 15 gün içinde sigortacıya durumu bildirmek zorundadır...Sigortacı sigorta sözleşmesini durumun kendisine tebliği tarihinden itibaren onbeş gün içinde feshedebilir...Sigorta fesih tarihinden onbeş gün sonrasına kadar geçerlidir.” hükmüne yer verilmiştir.
Araç satışının 2918 sayılı Yasanın 20/d maddesine uygun yapılması halinde ise Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası Genel Şartlarının C-4 maddesinde;" sigorta sözleşmesi sözleşmeye taraf olan araç işletenini takip eder. İşleten sahip olduğu yeni araca ilişkin bilgileri sigortacıya bildirir. Sigorta sözleşme süresi içinde işletenin değişmesi halinde sigorta sözleşmesi işletenin değiştiği tarihten itibaren 10 gün süresince herhangi bir işleme gerek kalmaksızın ve prim ödenmeksizin yeni işleten içinde geçerli olacağı" açıklanmıştır.
Yukarıda açıklanan yasa hükümlerine göre, somut olaya bakıldığında, kaza yapan araç davalı ... şirketine zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalıdır. Dosya kapsamına göre, sözkonusu aracın, 10.05.2010 tarihinde noter satışı ile dava dışı .....'a satıldığı, 16.05.2010 tarihinde ise kazanın gerçekleştiği anlaşılmaktadır. Araç satışı yasaya uygun şekilde gerçekleşmiş olmakla geçerli bir satıştır. Ancak aracı satan eski malikin, bilirkişi raporu aksine satışı kazadan önce davalı ... şirketine bildirmediği başka bir deyişle yukarıda açıklanan yasa ve genel şartlarda belirtilen hususları yerine getirmediği anlaşılmaktadır.
Hal böyle olunca, eldeki davanın konusuna göre kaza tarihinde malik-işleten olup olmamasının hir öneminin olmadığı, sigorta poliçesinin tarafı olarak davacının poliçeden kaynaklanan sorumluluğunun kaza tarihinde devam ettiği kabul edilerek davanın reddine karar vermek gerekirken, yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı taraf yararına BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 4,00 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 26.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.
GEREKÇELİ KANUN
2918 sayılı KTK-Sigorta Sözleşmesinin Verilmesi ve İşletenin Değişmesi Halinde Yapılacak İşlemler
Madde 94 - (...) (1. fıkra, 31.10.1990 tarih ve 3672 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmü gereğince yürürlükten kaldırılmıştır.)
(Değişik: 3672 - 31.10.1990) Sigortalı aracı işletenlerin değişmesi halinde, devreden kişi 15 gün içinde sigortacıya durumu bildirmek zorundadır.
Sigortacı sigorta sözleşmesini durumun kendisine tebliği tarihinden itibaren onbeş gün içinde feshedebilir.
Sigorta fesih tarihinden onbeş gün sonrasına kadar geçerlidir.
(...) (5. fıkra, 31.10.1990 tarih ve 3672 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmü gereğince yürürlükten kaldırılmıştır.)
(Değişik son fıkra: 4262 - 21.5.1997) Bu madde hükmüne uymayanlar 1.800.000.- lira para cezası ile cezalandırılırlar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder