Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede,
Sahte fatura kullanma suçunda suçun maddi konusunun fatura olması, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 227. maddesinin 3. fıkrasındaki ''Bu Kanuna göre kullanılan veya bu Kanun'un Maliye ve Gümrük Bakanlığına verdiği yetkiye dayanılarak kullanma mecburiyeti getirilen belgelerin, öngörülen zorunlu bilgileri taşımaması halinde bu belgeler vergi kanunları bakımından hiç düzenlenmemiş sayılır'' şeklindeki düzenlemeye göre de faturaların Vergi Usul Kanunu'nun 230. maddesinde öngörülen zorunlu bilgileri içermesinin gerekmesi, vergi inceleme raporunda faturaların varlığından söz edilmesine rağmen dosya içine konulmadığının anlaşılması karşısında;
Suça konu faturaların kanaat oluşturacak sayıda aslı ya da onaylı suretleri getirtilip incelenerek, kanunda öngörülen şekil şartlarını taşıyıp taşımadığının tespit edilmesi, sahte fatura düzenlediği iddia olunan mükellef hakkında kamu davası açılıp açılmadığının araştırılarak dava açıldığının anlaşılması halinde, dosya getirtilip incelenerek özetinin duruşma tutanağına yansıtılması, bu dava ile birleştirilememesi halinde davayı ilgilendiren ve sahteliği belirleyen delillerin dava dosyasına intikal ettirilmesi,
Faturaların gerçek alım satım veya hizmet karşılığı olup olmadığının TESPİTİ bakımından, mal ve para akışını gösteren SEVK ve TAŞIMA irsaliyeleri,TESLİM TESELLÜM belgeleri, bedellerinin ödendiğine ilişkin ticari teamüle uygun kanıtlama yeteneği olan geçerli ÖDEME belgeleri ve satıcının kasasına ya da BANKA hesabına girip girmediğinin tespiti ile, faturaları düzenleyen mükelleflerin yeterli ÜRETİMİ, MAL GİRİŞİ ya da STOĞU olup olmadığı dikkate alınarak, faturaları düzenleyenler ile kullanan mükellefin TİCARİ DEFTER ve BELGELERİ üzerinde karşılaştırmalı BİLİRKİŞİ incelemesi yaptırılması ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ve hatalı gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi,
Kanuna aykırı ve katılan vekilinin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, hükmün BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 18.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder